Açıköğretim Ders Notları

Uluslararası Kamu Maliyesi Dersi 3. Ünite Özet

Açıköğretim ders notları öğrenciler tarafından ders çalışma esnasında hazırlanmakta olup diğer ders çalışacak öğrenciler için paylaşılmaktadır. Sizlerde hazırladığınız ders notlarını paylaşmak istiyorsanız bizlere iletebilirsiniz.

Açıköğretim derslerinden Uluslararası Kamu Maliyesi Dersi 3. Ünite Özet için hazırlanan  ders çalışma dokümanına (ders özeti / sorularla öğrenelim) aşağıdan erişebilirsiniz. AÖF Ders Notları ile sınavlara çok daha etkili bir şekilde çalışabilirsiniz. Sınavlarınızda başarılar dileriz.

Uluslararası Kamu Malı Örnekleri

Uluslararası Kamu Malları

Politik, ekonomik ve teknolojik gelişmeler ülkeler arasındaki ilişkileri değiştirmektedir. Küreselleşen dünyada ulusal sınırları aşan konuların artması, bu konularda işbirliği ihtiyacını zorunlu kılmaktadır. Küreselleşmenin de etkisiyle birçok mal ya da hizmetin faydası ve zararı ulusal sınırları aşmaktadır.

Uluslararası Kamu Malı Olarak Barış ve Güvenlik

Niteliği: Barışın sağlanması ve korunması pek çok ülkeyi ilgilendiren en önemli hizmetlerden birdir. Barışın sağlanması hizmetinin önemli dışsallıkları bulunmaktadır. Güvenlik hizmeti, tam kamusal malların en temel iki özelliği olan tüketimde rekabetin olmaması ve dışlanamamazlık özelliklerinin ikisine de sahiptir. Savaşın önlenmesi, barışın sağlanması bütün insanların yaşama hakkını koruyarak bütün insanların eşit yararlandıkları bir uluslararası kamu malıdır.

Barışın sağlanması ve korunması bütün insanlığı ilgilendiren ve bütün insanlığın yararına olan bir durumdur. Bu bağlamda tüketimde rekabetin olmadığı barış ve güvenlikte, ilave bir tüketicinin maliyeti sıfıra eşittir.

Sunumu: Dünyada barış ortamının sağlanması için gerçekleştirilecek güvenlik faaliyetlerinin uluslararası etkileri olduğu için, bu faaliyetlerin diğer tüm uluslararası kamu malı ve hizmetlerinde olduğu gibi uluslararası düzeyde gerçekleştirilecek iş birlikleri ile sağlanması gerekmektedir.

Dünya barışının sağlanması ve tüm dünyada şiddetin önlenmesi konusunda ulusal hükûmetler dışında birçok sivil toplum kuruluşu (STK) ve özel kuruluş da faaliyette bulunmaktadır. Bu konuda Birleşmiş Milletler (BM) ve NATO öne çıkan iki uluslararası kuruluştur. BM’nin uluslararası düzeyde sunulan barışı koruma hizmetlerinin merkezinde yer aldığı açıkça görülmektedir.

Barışı koruma, ülkelere sürdürülebilir bir barış ortamının sağlanması için sorunlarından kurtulmaları konusunda yardımda bulunmaktır. Bu faaliyetler insan güvenliğinin sağlanması, güç paylaşımı anlaşmaları, seçimlere destek verilmesi, ekonomik ve sosyal gelişmeye destek verilmesi gibi birçok şekilde sağlanabilir.

Birleşmiş Milletler küresel anlamda standartların oluşmasını sağlamıştır. BM ilk barış koruma operasyonunu 1948 yılında gerçekleştirmiştir. BM’nin barışı koruma faaliyetleri 4 ana kavram içinde ele alınmıştır:

  • Çatışma önleyici diplomasi,
  • Barışı oluşturma,
  • Barışı koruma,
  • Çatışma sonrası barışı inşa etme.

BM’nin bütçe faaliyetleri, personel ve temel altyapı harcamalarını kapsar. Düzenli bütçe üye ülkelerin zorunlu katılımları ile finanse edilir. Zorunluluklar her üç yılda bir üzerinde anlaşılan katılım oranlarına göre hesaplanır. Ülkelerin katılım oranları belirlenirken milli hâsıla toplam borç miktarı ve döviz kurundaki dalgalanma dikkate alınır.

Uluslararası Kamu Malı Olarak Finansal İstikrar

Niteliği: Finansal kriz ya da dalgalanma ortamı sınırları aşan dışsallıklar yaratır. Zayıf bir finansal sistem dünya çapında rahatsızlık yaratabilir. Yeni finansal araçların gelişmesi, piyasalardaki işlem hacimlerinin artması, sermaye akımlarının çoğalması sonucu finansal sistem küreselleşmiştir.

Sunumu: Krizlerin atlatılması ile ilgili uluslararası harekete ihtiyaç vardır. Ulusal çözümler finansal krizi oluşturan risklerin ortadan kaldırılmasında tek başına yeterli değildir. Mali ve ekonomik politikaların oluşturulması, güçlü kurumsal süreçlerin varlığı ile ilgilidir. Finansal istikrarın sağlanması için çalışan aktörler şunlardır:

  • Ulusal kuruluşlar,
  • Uluslararası kuruluşlar.

Ulusal kurumların başında merkez bankaları gelir. Merkez bankalarının temel hedefi fiyat istikrarıdır. Finansal istikrar raporları ile merkez bankalarının finansal istikrar konusundaki değerlendirmelerinin kamuoyu ile paylaşılır.

Kriz oluştuğunda ulusal önemler dışında uluslararası ortak faaliyetler de zorunlu hale gelebilmektedir. Uluslararası finansman mekanizması şu kaynaklarla sağlanır:

  • Finansal krizlerin önlenmesi konusunda uluslararası kuruluşların sahip oldukları özel fonlar (özellikle IMF’nin Özel Çekme Hakları yoluyla sağladığı destek),
  • Teknik destek sağlamak için oluşturulan kaynaklar,
  • Standart ve kodların geliştirilmesi için oluşturulan kaynaklar,
  • Bilgi paylaşımı için oluşturulan kaynaklar.

Özel Çekme Hakları (SDR), IMF’nin üye ülkelerin mevcut resmi rezervlerine katkıda bulunmak amacıyla 1969 yılında oluşturduğu uluslararası bir rezerv varlığıdır. SDR üye ülkelere IMF kotalarıyla orantılı olarak tahsis edilir. SDR aynı zamanda IMF’nin ve diğer bazı uluslararası kuruluşların hesap birimi olarak kullanılmaktadır. SDR’nin değeri, başlıca uluslararası para birimlerinden oluşan bir sepet esas alınarak belirlenmektedir.

IMF’nin kurucu ülke temsilcileri uluslararası para sistemini izleyecek, mal ve hizmet ticaretiyle ilgili döviz kısıtlarını kaldıracak ve döviz kuru istikrarını koruyacak uluslararası bir kuruluşun anlaşma maddelerinin ana hatlarını bu konferansta belirlemişlerdir. amaçları:

  • Uluslararası parasal iş birliğini teşvik etmek,
  • Uluslararası ticaretin genişlemesini ve dengeli bir şekilde büyümesini kolaylaştırmak,
  • Döviz kurlarında istikrarı teşvik etmek,
  • Çok taraflı ödemeler sisteminin kurulmasına yardım etmek ve ödemeler dengesi finansmanında problemler yaşayan üye ülkelere finansal destek sağlamak,
  • Dış ödeme güçlükleri ile karşılaşılan ülkelere gerekli kaynak yardımında bulunmak olarak özetlenebilir.

IMF’nin üye ülkelere yönelik izlediği finansal politikalar dört grupta toplanır:

  1. Rezerv dilimi politikaları,
  2. Kredi dilimi politikaları,
    • Stand-by düzenlemesi,
    • Genişletilmiş fon kolaylığı,
    • Ek rezerv imkânı,
    • Kredi hattı,
    • Telafi edici finansman kolaylığı,
  3. Acil durum destek politikaları,
  4. Borç ve borç servisi düşürme politikaları.

Uluslararası Kamu Malı Olarak Sağlık Hizmetleri

Niteliği: Sağılık hizmeti, ulusal düzeyde özel faydaları olması, tüketimde rekabetin varlığı ve dışlanabilirlik özellikleri nedeniyle piyasada da üretilen bir hizmettir. Sağlık hizmetinin hem ulusal hem uluslararası düzeyde önemli dışsallıkları vardır.

Bulaşıcı hastalıklar sağlığın kamu malı olarak ele alınmasını yol açmıştır. Bu hastalıkların yayılma süreci ulusal sınırları aşmıştır. Ulaştırma alanında yaşanan ilerlemeler, ticari faaliyetlerin artışı bir bölgede görülen bulaşıcı hastalığın hızla diğer insanlara da yayılmasına neden olmaktadır.

Sağlık, fakirliğin azaltılması faaliyetinin temel unsuru olmasından dolayı da uluslararası kamu malı olarak kabul edilmektedir.

Sunumu: Ülkelerin kendi çıkarlarının ötesinde uluslararası iş birlikleri geliştirerek sağlık sorunlarını çözmeleri gerekmektedir.

Dünya Sağlık Örgütü uluslararası düzeyde bulaşıcı hastalıkların gözetim faaliyetini yerine getirmede en yetkili kuruluştur.

Uluslararası kuruluşların finansman araçları;

  • Kamu ve
  • Özel kaynaklı olmak üzere iki temel grupta yer alır.

Özel kaynaklar , kar amaçlı kuruluşlar, kar amaçlı olmayan kuruluşlar ve bireylerin ödemelerinden oluşur.
Kamu kaynakları ise ulusal ve uluslararası kaynaklardır.
Ulusal kaynaklar , ülkelerin kendi kamusal kaynaklarıdır.
Uluslararası finansman kaynakları ise mali kuruluşlar, ayrılan fonlar, organizasyonlar ve örgütlerdir.

Uluslararası Kamu Malı Olarak Çevrenin Korunması

Niteliği: Tüketimin sanayileşme ve teknolojik gelişmelerle artması, çevreyi, doğal kaynakları tahrip etmeye başlamıştır. Çevreyle ilgili dışsallıklar birden fazla ülkeyi etkileyebileceğinden hatta nesiller aşan bir etki yaratabileceğinden küresel nitelik kazanmıştır. Fosil yakıtların aşırı kullanımı, karbon emisyonunun artması, ozon tabakasının delinmesi ve iklim değişikliği birbiri ile bağlantılı olaylardır.

Çevre koruma insanlığın ortak sorunudur. Çevre alanında yapılan çalışmalardan elde edilen faydalardan ortaklaşa yararlanılmaktadır. Hava, kara, deniz, doğal kaynaklar, bitki ve canlı varlığının korunmasından tüm dünya insanları fayda sağlamaktadır.

Sunumu: Küresel çevre sorunlarının çözümü ulus devletlerin kapasitesini aşmaktadır. Çevre ile ilgili sorunlar tüm dünya tarafında kabul edilmiş olmasına rağmen, çevre koruma faaliyetlerinin organizasyonu ve finansmanının tam olarak nasıl sağlanacağı ile ilgili anlaşmaya varılamamıştır.

Kamu mallarının etkin sunumu ile ilgili sorunlardan biri bedavacılıktır. Çevre kirliliğinin azaltılması konusunda herhangi bir ülkenin ulusal düzeyde gerçekleştireceği faaliyetler, bütün ülkelere fayda sağlayacaktır. Ancak, maliyet sadece faaliyeti gerçekleştiren ülkeye yüklenmiş olacaktır. Her ülke, uluslararası kamu mallarını diğer ülkelerin üretmesini tercih edecektir. Sonuç olarak, üretim olması gereken düzeyin çok altında gerçekleşecektir.

Dünya ülkeleri uluslararası işbirliği yapma konusunda politik isteksizlik içindedirler. Politik isteksizliğin en önemli nedeni çevre ile ilgili yapılacak düzenlemelerin yakın vadeli fayda ve maliyete odaklanmaları ve uzun dönemde oluşacak faydayı göz ardı etmeleridir.

Çevrenin korunması ile ilgili yasal çerçevenin uluslararası düzeyde oluşturulması gerekmektedir. Kurumsal anlaşmaların yapılmasında yerli ve yabancı aktörlerin işbirliği içinde olmaları çok önemlidir.

Küresel düzeyde çevre politikalarının başarılı olabilmesi için şu koşullar sağlanmalıdır:

  • Yönetim maliyetlerinin düşük olması, yönetiminin kolay olması,
  • Ekonomik etkinliğinin olması,
  • Uygulayacak birimlerin katılımının sağlanması,
  • Değişen koşullara uyum sağlayabilmesi,
  • Çevresel uygulamaların etkinliğine güvenilmesi,
  • Politik olarak kabul edilebilir olması.

Küresel düzeyde çevre politikaları ile ilgili en etkili kuruluş Birleşmiş Milletlerdir (BM). Birleşmiş Milletler içinde çevre konusunda etkili politikalar oluşturan Çevre Programı 1973’te kurulmuştur. Amaçları;

  • BM sistemi içindeki diğer örgütlerle çevre konusunda iş birliğinin sağlanması,
  • BM üyesi ülkelerde çevre koruma çalışmalarına ilişkin deneyimlerin paylaşılması
  • Gelişmekte olan ülkelere çevre konusunda danışmanlık yapılması,
  • Çevreye ilişkin tüm bilgilerin toplandığı bir bilgi bankası oluşturulması olarak sıralanabilir.

Birleşmiş Milletler Çevre Programı, günümüzde yedi birimi aracılığı ile faaliyet göstermektedir:

  • Erken Uyarı ve Değerlendirme Birimi,
  • Çevre Hukuku ve Sözleşmeleri Birimi,
  • Teknoloji, Sanayi ve Ekonomi Birimi,
  • Bölgesel iş birliği Birimi,
  • Çevre Politikasının Uygulanması Birimi,
  • İletişim ve Enformasyon Birimi,
  • Küresel Çevre Fonu Eşgüdüm Birimi.

Uluslararası Kamu Malları

Politik, ekonomik ve teknolojik gelişmeler ülkeler arasındaki ilişkileri değiştirmektedir. Küreselleşen dünyada ulusal sınırları aşan konuların artması, bu konularda işbirliği ihtiyacını zorunlu kılmaktadır. Küreselleşmenin de etkisiyle birçok mal ya da hizmetin faydası ve zararı ulusal sınırları aşmaktadır.

Uluslararası Kamu Malı Olarak Barış ve Güvenlik

Niteliği: Barışın sağlanması ve korunması pek çok ülkeyi ilgilendiren en önemli hizmetlerden birdir. Barışın sağlanması hizmetinin önemli dışsallıkları bulunmaktadır. Güvenlik hizmeti, tam kamusal malların en temel iki özelliği olan tüketimde rekabetin olmaması ve dışlanamamazlık özelliklerinin ikisine de sahiptir. Savaşın önlenmesi, barışın sağlanması bütün insanların yaşama hakkını koruyarak bütün insanların eşit yararlandıkları bir uluslararası kamu malıdır.

Barışın sağlanması ve korunması bütün insanlığı ilgilendiren ve bütün insanlığın yararına olan bir durumdur. Bu bağlamda tüketimde rekabetin olmadığı barış ve güvenlikte, ilave bir tüketicinin maliyeti sıfıra eşittir.

Sunumu: Dünyada barış ortamının sağlanması için gerçekleştirilecek güvenlik faaliyetlerinin uluslararası etkileri olduğu için, bu faaliyetlerin diğer tüm uluslararası kamu malı ve hizmetlerinde olduğu gibi uluslararası düzeyde gerçekleştirilecek iş birlikleri ile sağlanması gerekmektedir.

Dünya barışının sağlanması ve tüm dünyada şiddetin önlenmesi konusunda ulusal hükûmetler dışında birçok sivil toplum kuruluşu (STK) ve özel kuruluş da faaliyette bulunmaktadır. Bu konuda Birleşmiş Milletler (BM) ve NATO öne çıkan iki uluslararası kuruluştur. BM’nin uluslararası düzeyde sunulan barışı koruma hizmetlerinin merkezinde yer aldığı açıkça görülmektedir.

Barışı koruma, ülkelere sürdürülebilir bir barış ortamının sağlanması için sorunlarından kurtulmaları konusunda yardımda bulunmaktır. Bu faaliyetler insan güvenliğinin sağlanması, güç paylaşımı anlaşmaları, seçimlere destek verilmesi, ekonomik ve sosyal gelişmeye destek verilmesi gibi birçok şekilde sağlanabilir.

Birleşmiş Milletler küresel anlamda standartların oluşmasını sağlamıştır. BM ilk barış koruma operasyonunu 1948 yılında gerçekleştirmiştir. BM’nin barışı koruma faaliyetleri 4 ana kavram içinde ele alınmıştır:

  • Çatışma önleyici diplomasi,
  • Barışı oluşturma,
  • Barışı koruma,
  • Çatışma sonrası barışı inşa etme.

BM’nin bütçe faaliyetleri, personel ve temel altyapı harcamalarını kapsar. Düzenli bütçe üye ülkelerin zorunlu katılımları ile finanse edilir. Zorunluluklar her üç yılda bir üzerinde anlaşılan katılım oranlarına göre hesaplanır. Ülkelerin katılım oranları belirlenirken milli hâsıla toplam borç miktarı ve döviz kurundaki dalgalanma dikkate alınır.

Uluslararası Kamu Malı Olarak Finansal İstikrar

Niteliği: Finansal kriz ya da dalgalanma ortamı sınırları aşan dışsallıklar yaratır. Zayıf bir finansal sistem dünya çapında rahatsızlık yaratabilir. Yeni finansal araçların gelişmesi, piyasalardaki işlem hacimlerinin artması, sermaye akımlarının çoğalması sonucu finansal sistem küreselleşmiştir.

Sunumu: Krizlerin atlatılması ile ilgili uluslararası harekete ihtiyaç vardır. Ulusal çözümler finansal krizi oluşturan risklerin ortadan kaldırılmasında tek başına yeterli değildir. Mali ve ekonomik politikaların oluşturulması, güçlü kurumsal süreçlerin varlığı ile ilgilidir. Finansal istikrarın sağlanması için çalışan aktörler şunlardır:

  • Ulusal kuruluşlar,
  • Uluslararası kuruluşlar.

Ulusal kurumların başında merkez bankaları gelir. Merkez bankalarının temel hedefi fiyat istikrarıdır. Finansal istikrar raporları ile merkez bankalarının finansal istikrar konusundaki değerlendirmelerinin kamuoyu ile paylaşılır.

Kriz oluştuğunda ulusal önemler dışında uluslararası ortak faaliyetler de zorunlu hale gelebilmektedir. Uluslararası finansman mekanizması şu kaynaklarla sağlanır:

  • Finansal krizlerin önlenmesi konusunda uluslararası kuruluşların sahip oldukları özel fonlar (özellikle IMF’nin Özel Çekme Hakları yoluyla sağladığı destek),
  • Teknik destek sağlamak için oluşturulan kaynaklar,
  • Standart ve kodların geliştirilmesi için oluşturulan kaynaklar,
  • Bilgi paylaşımı için oluşturulan kaynaklar.

Özel Çekme Hakları (SDR), IMF’nin üye ülkelerin mevcut resmi rezervlerine katkıda bulunmak amacıyla 1969 yılında oluşturduğu uluslararası bir rezerv varlığıdır. SDR üye ülkelere IMF kotalarıyla orantılı olarak tahsis edilir. SDR aynı zamanda IMF’nin ve diğer bazı uluslararası kuruluşların hesap birimi olarak kullanılmaktadır. SDR’nin değeri, başlıca uluslararası para birimlerinden oluşan bir sepet esas alınarak belirlenmektedir.

IMF’nin kurucu ülke temsilcileri uluslararası para sistemini izleyecek, mal ve hizmet ticaretiyle ilgili döviz kısıtlarını kaldıracak ve döviz kuru istikrarını koruyacak uluslararası bir kuruluşun anlaşma maddelerinin ana hatlarını bu konferansta belirlemişlerdir. amaçları:

  • Uluslararası parasal iş birliğini teşvik etmek,
  • Uluslararası ticaretin genişlemesini ve dengeli bir şekilde büyümesini kolaylaştırmak,
  • Döviz kurlarında istikrarı teşvik etmek,
  • Çok taraflı ödemeler sisteminin kurulmasına yardım etmek ve ödemeler dengesi finansmanında problemler yaşayan üye ülkelere finansal destek sağlamak,
  • Dış ödeme güçlükleri ile karşılaşılan ülkelere gerekli kaynak yardımında bulunmak olarak özetlenebilir.

IMF’nin üye ülkelere yönelik izlediği finansal politikalar dört grupta toplanır:

  1. Rezerv dilimi politikaları,
  2. Kredi dilimi politikaları,
    • Stand-by düzenlemesi,
    • Genişletilmiş fon kolaylığı,
    • Ek rezerv imkânı,
    • Kredi hattı,
    • Telafi edici finansman kolaylığı,
  3. Acil durum destek politikaları,
  4. Borç ve borç servisi düşürme politikaları.

Uluslararası Kamu Malı Olarak Sağlık Hizmetleri

Niteliği: Sağılık hizmeti, ulusal düzeyde özel faydaları olması, tüketimde rekabetin varlığı ve dışlanabilirlik özellikleri nedeniyle piyasada da üretilen bir hizmettir. Sağlık hizmetinin hem ulusal hem uluslararası düzeyde önemli dışsallıkları vardır.

Bulaşıcı hastalıklar sağlığın kamu malı olarak ele alınmasını yol açmıştır. Bu hastalıkların yayılma süreci ulusal sınırları aşmıştır. Ulaştırma alanında yaşanan ilerlemeler, ticari faaliyetlerin artışı bir bölgede görülen bulaşıcı hastalığın hızla diğer insanlara da yayılmasına neden olmaktadır.

Sağlık, fakirliğin azaltılması faaliyetinin temel unsuru olmasından dolayı da uluslararası kamu malı olarak kabul edilmektedir.

Sunumu: Ülkelerin kendi çıkarlarının ötesinde uluslararası iş birlikleri geliştirerek sağlık sorunlarını çözmeleri gerekmektedir.

Dünya Sağlık Örgütü uluslararası düzeyde bulaşıcı hastalıkların gözetim faaliyetini yerine getirmede en yetkili kuruluştur.

Uluslararası kuruluşların finansman araçları;

  • Kamu ve
  • Özel kaynaklı olmak üzere iki temel grupta yer alır.

Özel kaynaklar , kar amaçlı kuruluşlar, kar amaçlı olmayan kuruluşlar ve bireylerin ödemelerinden oluşur.
Kamu kaynakları ise ulusal ve uluslararası kaynaklardır.
Ulusal kaynaklar , ülkelerin kendi kamusal kaynaklarıdır.
Uluslararası finansman kaynakları ise mali kuruluşlar, ayrılan fonlar, organizasyonlar ve örgütlerdir.

Uluslararası Kamu Malı Olarak Çevrenin Korunması

Niteliği: Tüketimin sanayileşme ve teknolojik gelişmelerle artması, çevreyi, doğal kaynakları tahrip etmeye başlamıştır. Çevreyle ilgili dışsallıklar birden fazla ülkeyi etkileyebileceğinden hatta nesiller aşan bir etki yaratabileceğinden küresel nitelik kazanmıştır. Fosil yakıtların aşırı kullanımı, karbon emisyonunun artması, ozon tabakasının delinmesi ve iklim değişikliği birbiri ile bağlantılı olaylardır.

Çevre koruma insanlığın ortak sorunudur. Çevre alanında yapılan çalışmalardan elde edilen faydalardan ortaklaşa yararlanılmaktadır. Hava, kara, deniz, doğal kaynaklar, bitki ve canlı varlığının korunmasından tüm dünya insanları fayda sağlamaktadır.

Sunumu: Küresel çevre sorunlarının çözümü ulus devletlerin kapasitesini aşmaktadır. Çevre ile ilgili sorunlar tüm dünya tarafında kabul edilmiş olmasına rağmen, çevre koruma faaliyetlerinin organizasyonu ve finansmanının tam olarak nasıl sağlanacağı ile ilgili anlaşmaya varılamamıştır.

Kamu mallarının etkin sunumu ile ilgili sorunlardan biri bedavacılıktır. Çevre kirliliğinin azaltılması konusunda herhangi bir ülkenin ulusal düzeyde gerçekleştireceği faaliyetler, bütün ülkelere fayda sağlayacaktır. Ancak, maliyet sadece faaliyeti gerçekleştiren ülkeye yüklenmiş olacaktır. Her ülke, uluslararası kamu mallarını diğer ülkelerin üretmesini tercih edecektir. Sonuç olarak, üretim olması gereken düzeyin çok altında gerçekleşecektir.

Dünya ülkeleri uluslararası işbirliği yapma konusunda politik isteksizlik içindedirler. Politik isteksizliğin en önemli nedeni çevre ile ilgili yapılacak düzenlemelerin yakın vadeli fayda ve maliyete odaklanmaları ve uzun dönemde oluşacak faydayı göz ardı etmeleridir.

Çevrenin korunması ile ilgili yasal çerçevenin uluslararası düzeyde oluşturulması gerekmektedir. Kurumsal anlaşmaların yapılmasında yerli ve yabancı aktörlerin işbirliği içinde olmaları çok önemlidir.

Küresel düzeyde çevre politikalarının başarılı olabilmesi için şu koşullar sağlanmalıdır:

  • Yönetim maliyetlerinin düşük olması, yönetiminin kolay olması,
  • Ekonomik etkinliğinin olması,
  • Uygulayacak birimlerin katılımının sağlanması,
  • Değişen koşullara uyum sağlayabilmesi,
  • Çevresel uygulamaların etkinliğine güvenilmesi,
  • Politik olarak kabul edilebilir olması.

Küresel düzeyde çevre politikaları ile ilgili en etkili kuruluş Birleşmiş Milletlerdir (BM). Birleşmiş Milletler içinde çevre konusunda etkili politikalar oluşturan Çevre Programı 1973’te kurulmuştur. Amaçları;

  • BM sistemi içindeki diğer örgütlerle çevre konusunda iş birliğinin sağlanması,
  • BM üyesi ülkelerde çevre koruma çalışmalarına ilişkin deneyimlerin paylaşılması
  • Gelişmekte olan ülkelere çevre konusunda danışmanlık yapılması,
  • Çevreye ilişkin tüm bilgilerin toplandığı bir bilgi bankası oluşturulması olarak sıralanabilir.

Birleşmiş Milletler Çevre Programı, günümüzde yedi birimi aracılığı ile faaliyet göstermektedir:

  • Erken Uyarı ve Değerlendirme Birimi,
  • Çevre Hukuku ve Sözleşmeleri Birimi,
  • Teknoloji, Sanayi ve Ekonomi Birimi,
  • Bölgesel iş birliği Birimi,
  • Çevre Politikasının Uygulanması Birimi,
  • İletişim ve Enformasyon Birimi,
  • Küresel Çevre Fonu Eşgüdüm Birimi.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.