Açıköğretim Ders Notları

Uçuş Harekat Dersi 8. Ünite Özet

Açıköğretim ders notları öğrenciler tarafından ders çalışma esnasında hazırlanmakta olup diğer ders çalışacak öğrenciler için paylaşılmaktadır. Sizlerde hazırladığınız ders notlarını paylaşmak istiyorsanız bizlere iletebilirsiniz.

Açıköğretim derslerinden Uçuş Harekat Dersi 8. Ünite Özet için hazırlanan  ders çalışma dokümanına (ders özeti / sorularla öğrenelim) aşağıdan erişebilirsiniz. AÖF Ders Notları ile sınavlara çok daha etkili bir şekilde çalışabilirsiniz. Sınavlarınızda başarılar dileriz.

İnsan Faktörleri Ve Güvenlik

İnsan Faktörlerinin Önemi

İnsan performansı ve insan faktörü, havacılıktaki kazaların en büyük sebebi olarak gösterilir. Kaza oranlarının azaltılması için insan faktörü konusunun daha iyi irdelenmesi ve uygulama alanının genişletilmesi gerekmektedir. Farkındalığın arttırılarak havacılık çalışanlarının bilinçlenmesi emniyetli, güvenli ve verimli havacılık faaliyetleri yapılmasını sağlayacaktır. Uçuş ekipleri için geliştirilmiş olan Ekip Kaynak Yönetimi’nin (EKY: CRM: Cockpit Resource Management), uçuş harekat faaliyetlerine uyarlanması sonucunda Dispeç Kaynak Yönetimi (DKY: DRM: Dispatch Resource Management) geliştirilmiştir.

Uçuş harekat uzmanı, uçuş operasyonunun her aşamasında güvenlik ile ilgili tüm konularda yazılı kural, kaide ve yönetmeliklerde belirtilmiş olan tedbirleri almaktan ve gerekli bildirimleri yapmaktan sorumludur. Yerde ve havada uçağın güvenliğini etkileyen konularda önemli bir role sahiptir.

İnsan faktörleri terimi günlük konuşma dilinde kullanıldığında, genellikle insanlara ilişkin herhangi bir etkeni işaret eder. Ancak havacılıkta insan unsuru, sistemin esnek, uyarlanabilir ve değerli bir parçasıdır. Aynı zamanda oluşan durumlara karşı performansı etkileyen en savunmasız olan bölümdür. Yıllar boyunca yaşanan uçak kazalarının çoğunun sebebinin insan hatası olması, havacılıkta insan faktörünün önemini daha iyi açıklamaktadır.

İnsan faktörleri, havacılık sisteminin çeşitli unsurları ile ilgilenir. Bu unsurlar insan davranışı, karar verme ve diğer bilişsel süreçleri kapsar. Kültürel farklılıklar da insan faktörünü ilgilendiren konulardan birisi olarak kabul edilmektedir. Uçuş harekatta kültürel farklılıkların önemi, koordinasyon ve iletişimde olabilecek aksaklıklar, farklı kültürel geçmişe sahip ekip üyeleri ve uçuş harekat uzmanı arasında olabilecek yanlış anlaşılmalar söz konusu olduğunda ortaya çıkmaktadır.

Dispeç Kaynak Yönetimi

Dispeç kaynak yönetimi (DRM: Dispatch Resource Management), insan faktörleri eğitiminin uygulamaya geçmiş biçimidir. Bunula birlikte dispeç kaynak yönetiminde (DKY) bazı temel özelliklere birçok farklı yollardan yaklaşım mevcuttur. DKY, uçuş ekip üyelerinin de içinde olduğu büyük bir takımın parçası olarak uçuş harekat uzmanına (dispeç) odaklanır. DKY sadece teknik anlamda yeterli kişilerin bir araya getirilmesine değil aynı zamanda uçuş harekat uzmanının normal işleyiş içerisindeki becerilerini geliştirme fırsatı sunmaya da odaklanır. DKY’nin amacı, geçmişten gelen operasyonel tecrübelerin gelişmesi ve hata yönetim tekniklerini öğrenme ile tecrübelerin artmasını sağlamaktır. Uçuş harekat uzmanları operasyonel düşünce ile hareket ederken geçmişteki operasyonel hatalardan ders çıkarabilmelidirler.

Uçuş harekat uzmanları ve uçuş ekipleri, tehditleri belirleme ve yönetme konusunda birçok strateji geliştirmişlerdir. Bunlardan bir tanesi kırmızı bayrak stratejisidir. Ne zaman ki bir şeylerin yanlış gittiği hissediliyor ve doğru görünmüyorsa işte bu kırmızı bayraktır. Kişi için bu durum bir uyarı sistemi ve neler olup bittiğine daha dikkatli bakması gereken durumdur. Uçuş harekat uzmanları ve uçuş ekipleri, operasyonun gidişatı konusunda sürekli alarm durumundadırlar. İnsan kaynakları araştırma sonuçları, gözlemlemenin, çapraz doğrulamanın (cross check) ve doğrulamanın olduğu durumlarda hata yapma oranının azaldığını göstermektedir.

Farkındalık uçuş harekat uzmanı ve uçuş ekibi arasında, kişi ve grup bazında koordinasyonun sağlanmasında ilk aşamayı oluşturur. Bunun önemi uçuş harekat uzmanı ve ekip arasında ortak bir dil (terminoloji) ve kavramsal çerçeve sağlayarak, bu iki birime hangi muhtemel problemler ve olayların kaza veya kırıma sebep olabileceğini düşündürmesidir. Farkındalık aşamasına başlamanın en faydalı yolu iletişim, durumsal farkındalık, problem çözümü gibi DKY becerilerini tanıtmaktır. Gerçek durumlarda dispeç/ekip koordinasyonunun ve iletişiminin, olayın sonucu üzerinde doğrudan etkisi olup olmadığı incelenmeli, olumlu ve olumsuz etkileşimler gözden geçirilmelidir.

Kaynak yönetiminde, uçuş harekat uzmanı için gerekli iç ve dış tedarikçiler listelenerek kaynak tanımlanmalı, önceliği belirlenmeli ve kaynak kullanmanın aynı zamanda birer tehdit olduğu unutulmamalı ve uygun kaynaklardan bilgi edinmeye önem verilmelidir. Uçuş harekat uzmanı için uygun kaynaklar olarak, pilot, meteoroloji uzmanı, ekip planlama birimi, ATC ünitesi, yer işletme personeli, yer hizmetleri personeli, yakıt tedarikçisi, performans mühendisi, teknisyen ve diğer yardımcı personel sayılabilir.

İnsan hatası, stres, yorgunluk ve teknoloji ile ilgilidir. Yapılan araştırmalar sonucunda, uçuş harekat uzmanlarının yaptığı hatalar, eylem, eylemsizlik, niyet ve beklentilerin sapması başlıklarında toplanmıştır. Karşılaşılan en önemli hataların başında otomasyon etkileşimi gelmektedir ki bu aynı işi defalarca yapmış olmanın vermiş olduğu rahatlıktır. Bir başka konu ise oluşmamış şirket kültürüdür. Stres ve yorgunluk, karar vermeyi en çok etkileyen faktörlerdendir. 24 saatlik yorgunluk 100 promil alkole eş değerdir. Stresin az olduğu düşünülen durumlarda, uçuş harekat uzmanı sıkılabilir ve gerektiğinde harekete geçme eğilimi yavaşlayabilir.

DKY eğitimin ikinci aşaması pratik ve geri bildirimdir. Bazı eğitim programları grup becerilerini arttırmak için rol değiştirme teknikleri ile birlikte davranış ölçüm anketlerini de kişiler arası geri bildirimler için kullanmaktadırlar. Tutumların anlaşılması, bireylerin güçlü ve zayıf yönlerini tanımalarını sağlar. Fakat kişilerin bu tutumları, her durum için tek başına olumlu ya da olumsuz rehberlik sağlamaz. Farkındalık aşamasında rol değişimi ve grup egzersizleri, uçuş harekat uzmanının karar verme ve diğer becerilerinin tartışılmasında fayda sağlar. Üçüncü şahısların bakış açıları ile üst kademede bir farkındalık yaratılması, diğer tekniklerinden çok özellikle video ile geri bildirimde etkilidir. Bu bakış açısı öz eleştiri için tutum ve davranış değişikliğinde güçlü bir uyarıcıdır.

DKY eğitiminin üçüncü aşaması desteklerdir. Uçuş harekat uzmanlarının etkisiz performans göstermelerine neden olan istenmeyen tutum ve davranışlar yıllar içerisinde kalıplaşmış olabilir. Kısa süreli DKY eğitim programları ile yılların biriktirdiği gelişimi değiştirmek mümkün olmayabilir. DKY’de en yüksek etkiyi elde etmek için, DKY’nin tüm eğitim programı içerisine iyi bir şekilde yerleştirilmiş olması, sürekli olarak takviye edilmesi ve örgüt kültürünün ayrılmaz bir parçası olması gerekmektedir. DKY’nin temel konuları aşağıda verilmiştir:

  • Çalışma ortamı
  • Durumsal farkındalık
  • Durumsal farkındalığın kaybı
  • İletişim
  • Soruşturma
  • Çatışma ve anlaşmazlık
  • Radyo haberleşmesi
  • Kaynak kullanım bilgisi
  • İş yükü yönetimi
  • Etkili karar verme

Havacılık Güvenliği

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından havacılık güvenliği için yapılan tanım; havaalanlarını kullanan yolcu ve onlara hizmet veren mürettebat, yer personeli ve havaalanı çalışanları ile hava aracı, havaalanı bina ve tesislerinin, gerek yerde gerekse havada girişilecek yasadışı müdahale eylemlerine karşı korunması ve gerekli önlemlerin alınmasıdır. Güvenlik kavramı havacılıkta geniş bir anlamda kullanılıyor olsa da koruma, önlem alma ve tehlike öncesi önleme şeklinde bir sınır çizilebilir. Çünkü güvenlik kavramının yayında emniyet kavramı da vardır.

Dünyada sivil havacılığa karşı yapılan ilk eylemler Ariel Merari’nin “Sivil Havacılığa Saldırılar: Eğilimler ve Dersler (Attacks On Civil Aviation: Trends and Lessons) başlıklı araştırmasında sıralanmış ve havacılığa yönelik saldırıların temel özelliklerinin yıllardır değişmediği belirtilmiştir. Merari, ilk uçak kaçırma eyleminin siyasi şantaj amacıyla Temmuz 1968 yılında yapıldığını, ilk terörist bombalama eyleminin havadaki bir uçakta Mayıs 1949 yılında gerçekleştiğini, bir uçağa ilk silahlı saldırının uçak yerdeyken Haziran 1968 yılında yapıldığını ve ilk plansız silahlı saldırının ise Mayıs 1972 yılında havaalanındaki yolculara yönelik olarak gerçekleştiğini belirtmektedir.

Uçuş faaliyetlerinde bir güvenlik tehdidi olması halinde uçuş harekat uzmanı uluslararası ve ulusal havacılık güvenlik düzenlemeleri ve havayolu işletmesi talimat ve prosedürlerine uygun bir şekilde gereklilikleri yerine getirmelidir ve buna uygun bir eğitim almalıdır. Uçuş harekat uzmanı uluslararası (ICAO, EASA, ECAC gibi) ve ulusal otoritelerin güvenlikle ilgili bilinen dokümanlarından haberdar olmalı ve güvenlik sistemleri hakkında bilgi sahibi olmalıdır. Güvenlik problemleriyle karşılaştığında nasıl davranacağını ve kimler veya hangi birimlerle irtibat kuracağını bilmelidir. Uçuş harekat uzmanı bütün uçuş operasyon faaliyetlerinin güvenli ve emniyetli olarak başlatılmasından ve talibinden sorumludur. Bu amaçla operasyon esnasında oluşabilecek, uçuş güvenliğini ve emniyetini tehdit edebilecek şüpheli durumlarda işletme güvenlik el kitabı ve acil durum prosedürleri gereğince uygulamaların başlatılmasını sağlar ve koordine eder.

Havaalanları, ICAO ve ECAC kuralları çerçevesinde gerekli güvenlik tedbirlerini almak zorundadırlar. Havaalanlarında kara ve hava tarafı olmak üzere iki esas bölüme ayrılırlar. Kara tarafı halka açık olan bölgeler, hava tarafı ise girişi güvenlik kontrolüne tabi ve sadece yetkili kişilerin geçişine izin verilen bölgelerdir. Yolcular ancak bilet işlemlerini yaptıktan sonra, gerekli güvenlik kontrollerinden geçerek hava tarafına ulaşabilirler.

Sivil havacılık güvenliği, ICAO Annex 17’de “Sivil havacılığın yasa dışı müdahalelere karşı insan ve ekipman bileşimi ile korunmasına yönelik alınan önlemler bütünü” olarak tanımlanmaktadır. Annex 17’ye göre üye devletler, yolcu, uçucu personel, yer personeli ve halkın yasa dışı müdahalelere karşı korunmasından sorumlu tutulmaktadır. Yine üye her devlet güvenlik süreçlerindeki uygulamaların havacılık sektörünü diğer taşıma sistemlerinden ayıran hız ve konforuna engel teşkil etmeyecek şekilde düzenlemekle sorumludur.

Havayolu işletmeleri uçaklarına temizlik ve yer hizmetini veren tedarikçilerin faaliyetlerinin havacılık güvenliği standartlarına göre yapılmasını sağlamalıdır. Bu amaçla havayolu işletmeleri uçak temizlik ve yer hizmeti veren tedarikçi firmaların önleyici güvenlik tedbirlerini almasını ister ve takip ederler.

Havayolu işletmeleri operasyonlarında resmi güvenlik otoriteleri ve görevlileri tarafından alınan ve uygulanan her türlü güvenlik tedbirlerine ilave olarak, yapacağı yurt içi ve yurt dışı operasyonlarda uçaklarını, yolcularını, uçak mürettebatını, uçak teçhizatını, bagaj ve kargo ile şirket tesislerini ve diğer personeli etkileyen sivil havacılık faaliyetlerine yönelik yasa dışı hareketleri önlemek maksadıyla alınacak önlemleri belirlemek ve buna uygun el kitapları ve prosedürleri hazırlayarak ilgili otoriteye sunmak zorundadırlar.

İnsan Faktörlerinin Önemi

İnsan performansı ve insan faktörü, havacılıktaki kazaların en büyük sebebi olarak gösterilir. Kaza oranlarının azaltılması için insan faktörü konusunun daha iyi irdelenmesi ve uygulama alanının genişletilmesi gerekmektedir. Farkındalığın arttırılarak havacılık çalışanlarının bilinçlenmesi emniyetli, güvenli ve verimli havacılık faaliyetleri yapılmasını sağlayacaktır. Uçuş ekipleri için geliştirilmiş olan Ekip Kaynak Yönetimi’nin (EKY: CRM: Cockpit Resource Management), uçuş harekat faaliyetlerine uyarlanması sonucunda Dispeç Kaynak Yönetimi (DKY: DRM: Dispatch Resource Management) geliştirilmiştir.

Uçuş harekat uzmanı, uçuş operasyonunun her aşamasında güvenlik ile ilgili tüm konularda yazılı kural, kaide ve yönetmeliklerde belirtilmiş olan tedbirleri almaktan ve gerekli bildirimleri yapmaktan sorumludur. Yerde ve havada uçağın güvenliğini etkileyen konularda önemli bir role sahiptir.

İnsan faktörleri terimi günlük konuşma dilinde kullanıldığında, genellikle insanlara ilişkin herhangi bir etkeni işaret eder. Ancak havacılıkta insan unsuru, sistemin esnek, uyarlanabilir ve değerli bir parçasıdır. Aynı zamanda oluşan durumlara karşı performansı etkileyen en savunmasız olan bölümdür. Yıllar boyunca yaşanan uçak kazalarının çoğunun sebebinin insan hatası olması, havacılıkta insan faktörünün önemini daha iyi açıklamaktadır.

İnsan faktörleri, havacılık sisteminin çeşitli unsurları ile ilgilenir. Bu unsurlar insan davranışı, karar verme ve diğer bilişsel süreçleri kapsar. Kültürel farklılıklar da insan faktörünü ilgilendiren konulardan birisi olarak kabul edilmektedir. Uçuş harekatta kültürel farklılıkların önemi, koordinasyon ve iletişimde olabilecek aksaklıklar, farklı kültürel geçmişe sahip ekip üyeleri ve uçuş harekat uzmanı arasında olabilecek yanlış anlaşılmalar söz konusu olduğunda ortaya çıkmaktadır.

Dispeç Kaynak Yönetimi

Dispeç kaynak yönetimi (DRM: Dispatch Resource Management), insan faktörleri eğitiminin uygulamaya geçmiş biçimidir. Bunula birlikte dispeç kaynak yönetiminde (DKY) bazı temel özelliklere birçok farklı yollardan yaklaşım mevcuttur. DKY, uçuş ekip üyelerinin de içinde olduğu büyük bir takımın parçası olarak uçuş harekat uzmanına (dispeç) odaklanır. DKY sadece teknik anlamda yeterli kişilerin bir araya getirilmesine değil aynı zamanda uçuş harekat uzmanının normal işleyiş içerisindeki becerilerini geliştirme fırsatı sunmaya da odaklanır. DKY’nin amacı, geçmişten gelen operasyonel tecrübelerin gelişmesi ve hata yönetim tekniklerini öğrenme ile tecrübelerin artmasını sağlamaktır. Uçuş harekat uzmanları operasyonel düşünce ile hareket ederken geçmişteki operasyonel hatalardan ders çıkarabilmelidirler.

Uçuş harekat uzmanları ve uçuş ekipleri, tehditleri belirleme ve yönetme konusunda birçok strateji geliştirmişlerdir. Bunlardan bir tanesi kırmızı bayrak stratejisidir. Ne zaman ki bir şeylerin yanlış gittiği hissediliyor ve doğru görünmüyorsa işte bu kırmızı bayraktır. Kişi için bu durum bir uyarı sistemi ve neler olup bittiğine daha dikkatli bakması gereken durumdur. Uçuş harekat uzmanları ve uçuş ekipleri, operasyonun gidişatı konusunda sürekli alarm durumundadırlar. İnsan kaynakları araştırma sonuçları, gözlemlemenin, çapraz doğrulamanın (cross check) ve doğrulamanın olduğu durumlarda hata yapma oranının azaldığını göstermektedir.

Farkındalık uçuş harekat uzmanı ve uçuş ekibi arasında, kişi ve grup bazında koordinasyonun sağlanmasında ilk aşamayı oluşturur. Bunun önemi uçuş harekat uzmanı ve ekip arasında ortak bir dil (terminoloji) ve kavramsal çerçeve sağlayarak, bu iki birime hangi muhtemel problemler ve olayların kaza veya kırıma sebep olabileceğini düşündürmesidir. Farkındalık aşamasına başlamanın en faydalı yolu iletişim, durumsal farkındalık, problem çözümü gibi DKY becerilerini tanıtmaktır. Gerçek durumlarda dispeç/ekip koordinasyonunun ve iletişiminin, olayın sonucu üzerinde doğrudan etkisi olup olmadığı incelenmeli, olumlu ve olumsuz etkileşimler gözden geçirilmelidir.

Kaynak yönetiminde, uçuş harekat uzmanı için gerekli iç ve dış tedarikçiler listelenerek kaynak tanımlanmalı, önceliği belirlenmeli ve kaynak kullanmanın aynı zamanda birer tehdit olduğu unutulmamalı ve uygun kaynaklardan bilgi edinmeye önem verilmelidir. Uçuş harekat uzmanı için uygun kaynaklar olarak, pilot, meteoroloji uzmanı, ekip planlama birimi, ATC ünitesi, yer işletme personeli, yer hizmetleri personeli, yakıt tedarikçisi, performans mühendisi, teknisyen ve diğer yardımcı personel sayılabilir.

İnsan hatası, stres, yorgunluk ve teknoloji ile ilgilidir. Yapılan araştırmalar sonucunda, uçuş harekat uzmanlarının yaptığı hatalar, eylem, eylemsizlik, niyet ve beklentilerin sapması başlıklarında toplanmıştır. Karşılaşılan en önemli hataların başında otomasyon etkileşimi gelmektedir ki bu aynı işi defalarca yapmış olmanın vermiş olduğu rahatlıktır. Bir başka konu ise oluşmamış şirket kültürüdür. Stres ve yorgunluk, karar vermeyi en çok etkileyen faktörlerdendir. 24 saatlik yorgunluk 100 promil alkole eş değerdir. Stresin az olduğu düşünülen durumlarda, uçuş harekat uzmanı sıkılabilir ve gerektiğinde harekete geçme eğilimi yavaşlayabilir.

DKY eğitimin ikinci aşaması pratik ve geri bildirimdir. Bazı eğitim programları grup becerilerini arttırmak için rol değiştirme teknikleri ile birlikte davranış ölçüm anketlerini de kişiler arası geri bildirimler için kullanmaktadırlar. Tutumların anlaşılması, bireylerin güçlü ve zayıf yönlerini tanımalarını sağlar. Fakat kişilerin bu tutumları, her durum için tek başına olumlu ya da olumsuz rehberlik sağlamaz. Farkındalık aşamasında rol değişimi ve grup egzersizleri, uçuş harekat uzmanının karar verme ve diğer becerilerinin tartışılmasında fayda sağlar. Üçüncü şahısların bakış açıları ile üst kademede bir farkındalık yaratılması, diğer tekniklerinden çok özellikle video ile geri bildirimde etkilidir. Bu bakış açısı öz eleştiri için tutum ve davranış değişikliğinde güçlü bir uyarıcıdır.

DKY eğitiminin üçüncü aşaması desteklerdir. Uçuş harekat uzmanlarının etkisiz performans göstermelerine neden olan istenmeyen tutum ve davranışlar yıllar içerisinde kalıplaşmış olabilir. Kısa süreli DKY eğitim programları ile yılların biriktirdiği gelişimi değiştirmek mümkün olmayabilir. DKY’de en yüksek etkiyi elde etmek için, DKY’nin tüm eğitim programı içerisine iyi bir şekilde yerleştirilmiş olması, sürekli olarak takviye edilmesi ve örgüt kültürünün ayrılmaz bir parçası olması gerekmektedir. DKY’nin temel konuları aşağıda verilmiştir:

  • Çalışma ortamı
  • Durumsal farkındalık
  • Durumsal farkındalığın kaybı
  • İletişim
  • Soruşturma
  • Çatışma ve anlaşmazlık
  • Radyo haberleşmesi
  • Kaynak kullanım bilgisi
  • İş yükü yönetimi
  • Etkili karar verme

Havacılık Güvenliği

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından havacılık güvenliği için yapılan tanım; havaalanlarını kullanan yolcu ve onlara hizmet veren mürettebat, yer personeli ve havaalanı çalışanları ile hava aracı, havaalanı bina ve tesislerinin, gerek yerde gerekse havada girişilecek yasadışı müdahale eylemlerine karşı korunması ve gerekli önlemlerin alınmasıdır. Güvenlik kavramı havacılıkta geniş bir anlamda kullanılıyor olsa da koruma, önlem alma ve tehlike öncesi önleme şeklinde bir sınır çizilebilir. Çünkü güvenlik kavramının yayında emniyet kavramı da vardır.

Dünyada sivil havacılığa karşı yapılan ilk eylemler Ariel Merari’nin “Sivil Havacılığa Saldırılar: Eğilimler ve Dersler (Attacks On Civil Aviation: Trends and Lessons) başlıklı araştırmasında sıralanmış ve havacılığa yönelik saldırıların temel özelliklerinin yıllardır değişmediği belirtilmiştir. Merari, ilk uçak kaçırma eyleminin siyasi şantaj amacıyla Temmuz 1968 yılında yapıldığını, ilk terörist bombalama eyleminin havadaki bir uçakta Mayıs 1949 yılında gerçekleştiğini, bir uçağa ilk silahlı saldırının uçak yerdeyken Haziran 1968 yılında yapıldığını ve ilk plansız silahlı saldırının ise Mayıs 1972 yılında havaalanındaki yolculara yönelik olarak gerçekleştiğini belirtmektedir.

Uçuş faaliyetlerinde bir güvenlik tehdidi olması halinde uçuş harekat uzmanı uluslararası ve ulusal havacılık güvenlik düzenlemeleri ve havayolu işletmesi talimat ve prosedürlerine uygun bir şekilde gereklilikleri yerine getirmelidir ve buna uygun bir eğitim almalıdır. Uçuş harekat uzmanı uluslararası (ICAO, EASA, ECAC gibi) ve ulusal otoritelerin güvenlikle ilgili bilinen dokümanlarından haberdar olmalı ve güvenlik sistemleri hakkında bilgi sahibi olmalıdır. Güvenlik problemleriyle karşılaştığında nasıl davranacağını ve kimler veya hangi birimlerle irtibat kuracağını bilmelidir. Uçuş harekat uzmanı bütün uçuş operasyon faaliyetlerinin güvenli ve emniyetli olarak başlatılmasından ve talibinden sorumludur. Bu amaçla operasyon esnasında oluşabilecek, uçuş güvenliğini ve emniyetini tehdit edebilecek şüpheli durumlarda işletme güvenlik el kitabı ve acil durum prosedürleri gereğince uygulamaların başlatılmasını sağlar ve koordine eder.

Havaalanları, ICAO ve ECAC kuralları çerçevesinde gerekli güvenlik tedbirlerini almak zorundadırlar. Havaalanlarında kara ve hava tarafı olmak üzere iki esas bölüme ayrılırlar. Kara tarafı halka açık olan bölgeler, hava tarafı ise girişi güvenlik kontrolüne tabi ve sadece yetkili kişilerin geçişine izin verilen bölgelerdir. Yolcular ancak bilet işlemlerini yaptıktan sonra, gerekli güvenlik kontrollerinden geçerek hava tarafına ulaşabilirler.

Sivil havacılık güvenliği, ICAO Annex 17’de “Sivil havacılığın yasa dışı müdahalelere karşı insan ve ekipman bileşimi ile korunmasına yönelik alınan önlemler bütünü” olarak tanımlanmaktadır. Annex 17’ye göre üye devletler, yolcu, uçucu personel, yer personeli ve halkın yasa dışı müdahalelere karşı korunmasından sorumlu tutulmaktadır. Yine üye her devlet güvenlik süreçlerindeki uygulamaların havacılık sektörünü diğer taşıma sistemlerinden ayıran hız ve konforuna engel teşkil etmeyecek şekilde düzenlemekle sorumludur.

Havayolu işletmeleri uçaklarına temizlik ve yer hizmetini veren tedarikçilerin faaliyetlerinin havacılık güvenliği standartlarına göre yapılmasını sağlamalıdır. Bu amaçla havayolu işletmeleri uçak temizlik ve yer hizmeti veren tedarikçi firmaların önleyici güvenlik tedbirlerini almasını ister ve takip ederler.

Havayolu işletmeleri operasyonlarında resmi güvenlik otoriteleri ve görevlileri tarafından alınan ve uygulanan her türlü güvenlik tedbirlerine ilave olarak, yapacağı yurt içi ve yurt dışı operasyonlarda uçaklarını, yolcularını, uçak mürettebatını, uçak teçhizatını, bagaj ve kargo ile şirket tesislerini ve diğer personeli etkileyen sivil havacılık faaliyetlerine yönelik yasa dışı hareketleri önlemek maksadıyla alınacak önlemleri belirlemek ve buna uygun el kitapları ve prosedürleri hazırlayarak ilgili otoriteye sunmak zorundadırlar.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.