Açıköğretim Ders Notları

Finansal Yönetim Dersi 3. Ünite Özet

Açıköğretim ders notları öğrenciler tarafından ders çalışma esnasında hazırlanmakta olup diğer ders çalışacak öğrenciler için paylaşılmaktadır. Sizlerde hazırladığınız ders notlarını paylaşmak istiyorsanız bizlere iletebilirsiniz.

Açıköğretim derslerinden Finansal Yönetim Dersi 3. Ünite Özet için hazırlanan  ders çalışma dokümanına (ders özeti / sorularla öğrenelim) aşağıdan erişebilirsiniz. AÖF Ders Notları ile sınavlara çok daha etkili bir şekilde çalışabilirsiniz. Sınavlarınızda başarılar dileriz.

Finansal Analiz

Finansal Analiz

Finansal analiz; bir işletmenin finansal durumunun ve finansal yönden gelişmesinin yeterli olup olmadığını belirlemek için finansal tablo kalemlerindeki değişikliklerin, kalemler arasındaki ilişkilerin, zaman içerisinde göstermiş oldukları eğilimlerin incelenmesi ve gerektiğinde belirlenen standartlar ve sektör ortalaması ile karşılaştırılarak yorumlanması faaliyetlerinin bütünü olarak tanımlanabilir.

Finansal analiz, işletme yöneticilerine; işletmenin birincil ve ikincil hedeflerine ulaşıp ulaşmadığını belirleme, işletme faaliyetlerinin verimlilik ve başarı derecesini belirleme, işletmenin üretim ve fiyat politikasını değerlendirme, işletme faaliyetlerini kontrol ve değerlendirme, işletmenin varlığının sürdürülebilirliğini sağlama, geleceğe yönelik planlamada ve başarısızlıkları giderici önlemler alma konularında bilgi vermekte ve yarar sağlamaktadır.

Finansal Analiz Türleri

Finansal analiz; kapsamına, amacına ve analizi yapana göre şu şekilde sıralanabilir:

Amacına göre finansal analiz: Analizin hangi amaçla hangi bilgileri sağlamak üzere yapıldığına göre; yönetim analizi, kredi analizi ve yatırım analizi olarak üçe ayrılır.

Kapsamına göre finansal analiz: Tek dönemlik ve karşılaştırmalı olarak statik analiz ve dinamik analiz olmak üzere ikiye ayrılır.

Analizi yapana göre finansal analiz: Analizi yapanın işletme içinden ya da dışından olmasına göre; iç analiz ve dış analiz olmak üzere ikiye ayrılır.

Finansal Analizde Kullanılan Finansal Tablolar

Finansal analizde kullanılan temel finansal tablolar; Bilanço ve Gelir Tablosudur.

Bilanço: İşletmenin belli bir tarihte sahip olduğu varlıkları ve bu varlıkların hangi kaynaklardan sağlandığını gösteren temel bir finansal tablodur.

Gelir Tablosu: İşletmenin belli bir dönemde elde ettiği tüm gelirleri, aynı dönemde katlandığı tüm maliyetleri ve giderleri, bunların sonucu olarak elde ettiği dönem net kâr veya zararını gösteren finansal tablodur.

Finansal analize konu olabilecek diğer finansal tablolar ise (Ek finansal tablolar) şunlardır;

  • Fon Akım Tablosu
  • Nakit Akım Tablosu
  • Kâr Dağıtım Tablosu
  • Özkaynaklar Değişim Tablosu
  • Satışların Maliyeti Tablosu.

Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarında (UFRS), UFRS 1 nolu Finansal Tabloların Sunuluşu başlıklı standart, finansal tabloların sunuluşu ile ilgili genel kurallar, yapıyla ilgili açıklamalar ve içerik ile ilgili asgari koşulları açıklamaktadır.

Finansal Tablolar Analizinin Başarı Koşulları

Finansal tabloların doğru bir şekilde hazırlanabilmesi ve yorumlanması için şu koşulların bulunması gerekir;

  • Finansal tablolar sağlıklı bir şekilde hazırlanmalı ve analize konu olan veriler tam ve doğru olmalıdır.
  • Analist ilgili muhasebe kavramı ve uygulamalarını iyi bilmelidir.
  • İşletme faaliyetlerini ilgilendiren yasa ve düzenlemeler iyi bilinmelidir.
  • Analiz edilen işletmenin bulunduğu endüstri kolu ve işletmenin özellikleri iyi kavranmalıdır.
  • İnceleme dönemindeki ekonomik şartlar ve eğilimler saptanmalı ve işletmeyi etkileyebilecek çevre koşulları bilinmelidir.
  • İncelenen işletmenin çeşitli politikaları (üretim, fiyat, kâr dağıtımı, vb.) ve muhasebe uygulamaları iyi bilinmelidir.
  • Analist, iyi bir sezgi, tahmin ve yorumlama yeteneğine sahip olmalıdır.
  • Analist sadece tek bir sonuca, bilgiye dayanarak işletmenin finansal durumu hakkında yargıya varmamalı, bütün bilgileri koordineli olarak değerleyerek sonuca ulaşabilmelidir.

Finansal tablolar analizinin başarılı olması için analistin işletme içi faktörleri yakından takip etmesi gerekir. Bu faktörlerden en önemlisi işletme stratejisi, işletme hedefleri, işletmenin dönemsel faaliyet raporları, gazete ve ekonomi dergilerinde çıkan haberlerdir.

Finansal Analiz Teknikleri

Finansal analizde kullanılan başlıca teknikler; şunlardır:

  • Karşılaştırmalı finansal tablolar analizi: Bir işletmenin birbirini izleyen en az iki veya daha fazla faaliyet dönemine ait finansal tablolarının karşılaştırmalı olarak düzenlenmek ve bu tablolarda yer alan kalemlerin zaman içinde göstermiş olduğu değişiklikleri ve gelişmeleri incelenmek amacıyla yapılan bir analiz türüdür. Karşılaştırmalı finansal tablolar analizi uygulaması kolay ve pratik bir tekniktir. Karşılaştırılacak iki yıla ait bilanço ve gelir tablosu bilgileri yan yana getirilerek her kalemdeki artış veya azalış hem tutar hem de yüzde olarak hesaplanır. Karşılaştırmalı finansal tablolar analizinde bazı noktalara dikkat edilmesi gerekir: Karşılaştırması yapılacak cari ve önceki dönem finansal tabloları aynı zaman dilimlerini kapsayacak şekilde hazırlanmış olmalıdır. Finansal tablolara üç veya altı aylık dönemleri kapsıyor ise karşılaştırma ya bir önceki üç veya altı aylık finansal tablolarla ya da bir önceki yılın aynı dönemleri ile yapılmalıdır. Bir işletmenin cari yıla ait finansal tabloları diğer işletmelerin aynı döneme ait finansal tablolarıyla karşılaştırılabilir. Temel finansal tablolar yanında ek finansal tabloların da karşılaştırma yoluyla analizi yapılabilir. Karşılaştırılacak finansal tablolar enflasyon etkisinden arındırılmalıdır.
  • Dikey yüzde yönetimi ile analizi: Finansal tablolarda yer alan her kalemin hem ait olduğu grup içerisindeki yüzdesi (payı) hem de genel toplam içerisindeki yüzdesi (payı) ayrı ayrı gösterilir. Bunun için her kalemin ait olduğu grup veya genel toplamı 100 kabul edilerek kalemin hem grup içindeki hem de toplam içindeki payı hesaplanır. Bu yöntem ile varlıkların kalemlerin varlıklar arasındaki payı belirlenmelidir. Varlıkların dönen varlıklar ve duran varlıklara dağılımı yanında işletme kaynaklarının ne oranda özkaynak ve yabancı kaynaklardan oluştuğu saptanabilir. Dikey yüzde yöntemi ile gelir tablosunu inceleyerek; net karın elde edilmesi için yapılan faaliyetlerin dağılımı görülebilir. Dikey yüzde yönteminin en önemli üstünlüğü finansal tablolardaki kalemlerin ana ya da tali toplam içindeki nispi önemlerini göstermesidir. Yüzde analizi sonucu yapılan yorumlarla varlık dağılım, kaynak dağılım, varlık ve kaynak ilişkisi, gelir-gider ve kar-zarar kalemlerinin net satışlar içerisindeki yeri hakkında bilgi sağlanır.
  • Trend (eğilim yüzdeleri) yöntemi: Birbirini izleyen dönemlere ait finansal tablolarda yer alan kalemlerin temel (baz) alınan döneme ait finansal tablo kalemlerine göre gösterdiği artış veya azalışlar yüzde olarak hesaplanır. Böylelikle işletmenin finansal tablolarında yer alan her bir kalemin baz alınan yıla göre yüzde olarak gelişme trendi bulunur. Trend yöntemi kalemlerin birbirleriyle olan ilişkileri temel alınarak gerçekleştirildiğinden işletmenin faaliyet ve finansal yapısı hakkında anlamlı bilgiler verir. Bu nedenle aralarında ilişki kurulabilecek kalemleri belirlemek ve yorumlamak önemlidir. Aralarında ilişki bulunan kalemlerden bazıları şunlardır: Stoklar-Net Satışlar, Ticari AlacaklarNet Satışlar, Stoklar-Ticari Borçlar, Dönen Varlıklar-Kısa Vadeli Yükümlülükler, Maddi Duran Varlıklar-Özkaynaklar, Toplam Yükümlülükler-Özkaynaklar, Brüt Satışlar-Net Satışlar, Brüt Satış Kârı-Faaliyet Giderleridir.
  • Oran analizi: Oran analizi, finansal tabloların analizinde en çok kullanılan analiz tekniklerinden biridir. Oran, finansal tablolarda yer alan çeşitli kalemler arasındaki basit matematiksel ilişkiyi gösterir. Oran analizinde asıl olan oranların hesaplanması değil, bulunan oranların yorumlanmasıdır. Hesaplanan oranlar yorumlanırken; zaman açısından karşılaştırma, iş kolunun ortalama oranlarıyla karşılaştırma ve deneyler sonucu bulunan oranlarla karşılaştırma konularına önem verilir. Oranlar, işletmenin çeşitli amaçları dikkate alınarak da sınıflandırılır. Bu sınıflandırmaya göre oran grupları; Likidite Oranları, Finansal Yapı (Kaldıraç) Oranları, Faaliyet (Verimlilik/Varlık Kullanım) Oranları, Kârlılık Oranları ve Borsa Performans (Piyasa Değeri) Oranları şeklinde sıralanabilir.

Likidite oranları; işletmenin kısa süreli borçlarını geri ödeme yeteneğini belirlemek amacıyla kullanılmaktadır. İşletmenin kısa vadeli borç ödeme gücünün tespiti için dönen varlıklar ile kısa vadeli yükümlülükler arasındaki oransal ilişkiler incelenir. Diğer yandan, likidite oranları işletmelerin net işletme sermayelerinin yeterli olup olmadıklarının tespiti için de bir ölçü oluşturmaktadır. Likidite oranları üçe ayrılır:

  • Cari oran: İşletmenin normal şartlar altında kısa vadeli yükümlülüklerini ödeyebilme yeteneğini ortaya koyar. Dönen varlıklar toplamının, kısa vadeli yükümlülüklere oranlanması ile hesaplanır.
  • Likidite (Asit-Test) oranı: Dönen varlıklardan stoklar düşüldükten sonra geri kalan değerin kısa vadeli yükümlülüklere oranlanması ile hesaplanır.
  • Nakit oranı: İşletmenin stoklarını elden çıkaramaması, alacaklarını tahsil edememesi gibi olağanüstü durumlarda, hazır değerler ve menkul kıymetleri ile kısa vadeli borçlarını ödeyebilme yeteneğini gösterir. Bir diğer ifade ile nakit oranı, işletmenin nakit ve nakit benzeri değerlerinin kısa vadeli yükümlülüklerine bölünmesi ile hesaplanır.

Likidite oranları, işletmenin net çalışma sermayesinin de yeterliliğini gösterir. Çalışma sermayesi, işletmenin dönen varlıkları toplamından oluşurken; net çalışma sermayesi ise işletmenin dönen varlıkları ve kısa vadeli yükümlülükleri arasındaki farktır.

Çalışma Sermayesi = Dönen Varlıklar

Net Çalışma Sermayesi = Dönen Varlıklar – Kısa Vadeli Yükümlülükler

Finansal yapı (kaldıraç) oranları: İşletmenin ne ölçüde borçla finanse edildiğini, borçla finansmanın işletme için ne kadar yararlı olduğunu ve işletmenin uzun süreli ödeme gücünü ölçmeye yarar.

İşletmenin finansal yapısının belirlenmesinde kullanılan oranlar aşağıdaki gibidir:

  • Yabancı kaynak oranı: Bu oran, kısa vadeli ve uzun vadeli yükümlülükler, toplam kaynaklar içindeki yüzdesini verir. Yabancı kaynak oranı; toplam yükümlülüklerin toplam kaynaklara bölünmesiyle hesaplanır.
  • Kaldıraç oranı: İşletme varlıklarının finansmanında ne kadar borç ne kadar özkaynak kullanıldığını gösterir. Kaldıraç Oranı; Toplam Yükümlülükler/Özkaynaklar şeklinde hesaplanır.
  • Uzun süreli sermayenin payı: Varlıkların finansmanında kullanılan devamlı sermayenin yüzdesini verir. Uzun Süreli Sermayenin Payı; (Uzun Vadeli Yükümlülükler + Özkaynaklar) / Toplam Kaynaklar şeklinde hesaplanır.
  • Finansal yapı oranı: Devamlı sermayenin duran varlıklara bölünmesi ile hesaplanır. Finansal Yapı Oranı; (Uzun Vadeli Yükümlülükler + Özkaynaklar) / Duran Varlıklar şeklinde hesaplanır.
  • Faiz karşılama oranı: İşletmenin ödemek zorunda olduğu faizleri, kaç kez kazandıklarını ortaya koyan bir orandır. Faiz Karşılama Oranı; Faiz ve Vergi Öncesi Kâr (FVÖK) / Faiz Ödemeleri şeklinde hesaplanır.
  • Otofinansman oranı: Kâr yedeklerinden birikmiş zararlar düşüldükten sonraki değerin, ödenmiş sermayeye oranlanması ile hesaplanır. Otofinansman Oranı; (Kâr Yedekleri – Birikmiş Zararlar) / Ödenmiş Sermaye şeklinde hesaplanır.
  • Yatırım oranı: İşletmenin maddi duran varlık toplamının, özkaynaklara oranlanması ile hesaplanır. Yatırım Oranı; Maddi Duran Varlıklar (Net) /Özkaynaklar şeklinde hesaplanır.

Faaliyet (verimlilik / varlık kullanım) oranları: Faaliyet oranları, bilanço kalemleri ile gelir tablosu kalemleri arasındaki ilişkiye dayanır ve çeşitli varlıkların geri dönme çabukluğunu ortaya koyar.

Stok devir hızı: Bir işletmedeki stokların paraya dönüştürülme hızını ortaya koyan bir orandır. Aynı zamanda stokların, yılda kaç defa yenilendiğini de gösterir. Stok Devir Hızı=Satışların Maliyeti / Ortalama Stoklar şeklinde hesaplanır. Ortalama Stoklar = Dönem Başı Stok + Dönem Sonu Stok/2; Stok Devir Süresi = 365/Stok Devir Hızı şeklinde hesaplanır.

Alacak devir hızı: Alacakların yılda kaç defa tahsil edildiğini gösterir. Alacakların Devir Hızı = Kredili Net Satışlar / Ortalama Ticari Alacak şeklinde hesaplanır. Alçak Tahsil Süresi=365/Alacak Devir Hızı şeklinde hesaplanır.

Borç devir hızı: İşletmenin, borçlarını yılda kaç defa ödeyebildiğini gösterir. Borç Devir Hızı = Kredili Alacaklar / Ortalama Ticari Borçlar şeklinde hesaplanır. Nakit Dönüşüm Süresi=Stokta Geçen Süre + Alacak Tahsil Süresi – Borç Ödeme Süresi şeklinde hesaplanır.

Net çalışma sermayesi devir hızı: Net çalışma sermayesinin ne ölçüde verimli kullanılabildiğini hesaplamak için kullanılır. Net Çalışma Sermayesi Devir Hızı = Net Satışlar / Ortalama Net Çalışma Sermayesi şeklinde hesaplanır.

Varlık devir hızı: Toplam varlıkların ne ölçüde etkin kullanıldığını hesaplamak için kullanılır. Toplam Varlık Devir Hızı = Net Satışlar / Ortalama toplam varlıklar şeklinde hesaplanır.

Kârlılık oranları: İşletmenin faaliyetleri sonucunda elde ettiği başarıyı ölçmeye yarayan oranlardır. İyi işleyen finansal piyasalarda, işletme yönetiminin etkinliğini belirlemede, yatırılan sermaye karşılığında işletmenin kâr sağlama yeteneği temel bir göstergedir. Karlılık oranları brüt kara odaklanarak satışların analizinin yapılması, net kara odaklanarak giderlerin kontrol analizinin yapılması ile varlık karlılığı ve özkaynak karlılığının tahmin edilebilmesini esas alır. Karlılık oranları şu şekilde hesaplanır:

  • Brüt Kâr Marjı: Bu oran, brüt kâr rakamının, net satışlara oranı olarak hesaplanır.
  • Faaliyet Kâr Marjı: Bu oran, faaliyet kârının net satışlara oranlanması ile bulunur.
  • Net Kâr Marjı: Bu oran, dönem net kârının net satışlara oranlanması ile hesaplanır.

Karlılık oranları özkaynaklar, varlık ve satışlar üzerinden de şu şekillerde hesaplanabilirler:

  • Özkaynağın getirisi (Return on Equity – ROE): Net kârın özkaynaklara oranlanması ile hesaplanır ve sermayenin her birimine düşen kâr payını gösterir. Dönem Net Kârı/Özkaynak şeklinde hesaplanır.
  • Varlık getirisi (Return on Asset – ROA): İşletme varlıklarının ne ölçüde kârlı kullanıldığını gösterir. Dönem Net Kârı/Toplam Varlıklar şeklinde hesaplanır.
  • Satışların getirisi (Return on Sales – ROS): Bu oran, dönem net kârının net satışlara oranlanması ile hesaplanır.

Borsa performans (piyasa değeri) oranları: Borsa performans oranları, menkul kıymet yatırımcılarına yol gösterici nitelikte olup, borsa yatırımcılarının hisse senedi seçimlerinde önem verdikleri oranlardır. Bu oranların kullanılmasındaki temel amaç, hisse senetlerinin gerçek piyasa değerlerine ulaşmasında kat ettikleri yolun ve zamanın belirlenmesi olmaktadır.

  • Fiyat kazanç oranı: Bu oran, hisse senedinin borsa fiyatının, hisse başına kâra oranlanması ile hesaplanır.
  • Piyasa değeri/Defter değeri oranı: Hisse senedinin piyasa değerinin, işletmenin defter değerinin (özkaynak) kaç katı olduğunu gösteren bir orandır. Hisse Senedi Piyasa Değeri/Hisse Başına Defter Değeri şeklinde hesaplanır.
  • Kâr payı getirisi: Hisse başına kârın, hisse senedi fiyatına oranlanması ile hesaplanır.
  • Temettü (Kâr Payı) verim oranı: Hisse başına dağıtılan nakit net temettünün, hisse senedi piyasa değerine bölünmesi ile hesaplanır.

Tobin Q oranı: Yatırım kararlarının tahmin edilmesi için geliştirilmiş olan bu yöntem, işletmenin yatırım kararlarını tahmin etmek için, faiz oranlarından bağımsız olarak işletme varlıklarının yerine koyma maliyetlerini kullanmaktadır. Tobin’in q oranı yaklaşımı işletmenin sahip olduğu entelektüel sermayenin hesaplanmasında da kullanılmaktadır. Tobin q Değeri; Varlıkların Piyasa Değeri/Tahmin Edilen Yerine Koyma Maliyeti şeklinde hesaplanır.

Q değeri 1’ e eşit, 1’den küçük veya 1’den yüksek çıkabilir. Oranın 1’den yüksek çıkması, işletmenin yüksek değerde entelektüel varlıklara sahip olduğunu ve bu varlıklardan yüksek getiriler elde ettiği anlamına gelmektedir. Q değerinin 1’den küçük çıkması ise işletmenin varlık bazında entelektüel sermayeye sahip olmadığını ve varlıkların getiri düzeylerinin yerine koyma değerini karşılayamadığı sonucunu ortaya koymaktadır.

Du Pont sistemi-birleşik oran analizi: Finansal kontrol yapılabilmesi için geliştirilmiş en kullanışlı yöntemden biridir. Bu sistemde faaliyet ve kârlılık oranları bir araya getirilmiştir. Bu şekilde varlıkların kârlılığı ortaya konulmaya çalışılmıştır.

Bu sistem yardımıyla, çeşitli iş kollarındaki işletmelerin durumları izlenebilir. Duran varlıklara önemli tutarda yatırım gerektiren ve varlık devir hızı düşük olan iş kollarında kâr marjı arttırılarak toplam varlıkların kârlılığı belirli bir düzeyde tutulabilmektedir. Varlık devir hızının yüksek olduğu iş kollarında ise düşük kâr marjları ile yeterli bir toplam varlık kârlılığı korunabilir.

Du Pont Sistemi-Birleşik Oran Analizi konusunun daha net anlaşılabilmesi için Finansal Yönetim kitabının 62. Sayfasında bulunan şekil 3.1’in incelenmesi yararlı olacaktır.

Du Pont Sisteminin önemli bileşenlerinden olan Yatırım Kârlılığı şu şekilde hesaplanır:

Yatırım Karlılığı = Satış Kârlılığı x Varlık Devir Hızı şeklinde hesaplanır.

Finansal Analiz

Finansal analiz; bir işletmenin finansal durumunun ve finansal yönden gelişmesinin yeterli olup olmadığını belirlemek için finansal tablo kalemlerindeki değişikliklerin, kalemler arasındaki ilişkilerin, zaman içerisinde göstermiş oldukları eğilimlerin incelenmesi ve gerektiğinde belirlenen standartlar ve sektör ortalaması ile karşılaştırılarak yorumlanması faaliyetlerinin bütünü olarak tanımlanabilir.

Finansal analiz, işletme yöneticilerine; işletmenin birincil ve ikincil hedeflerine ulaşıp ulaşmadığını belirleme, işletme faaliyetlerinin verimlilik ve başarı derecesini belirleme, işletmenin üretim ve fiyat politikasını değerlendirme, işletme faaliyetlerini kontrol ve değerlendirme, işletmenin varlığının sürdürülebilirliğini sağlama, geleceğe yönelik planlamada ve başarısızlıkları giderici önlemler alma konularında bilgi vermekte ve yarar sağlamaktadır.

Finansal Analiz Türleri

Finansal analiz; kapsamına, amacına ve analizi yapana göre şu şekilde sıralanabilir:

Amacına göre finansal analiz: Analizin hangi amaçla hangi bilgileri sağlamak üzere yapıldığına göre; yönetim analizi, kredi analizi ve yatırım analizi olarak üçe ayrılır.

Kapsamına göre finansal analiz: Tek dönemlik ve karşılaştırmalı olarak statik analiz ve dinamik analiz olmak üzere ikiye ayrılır.

Analizi yapana göre finansal analiz: Analizi yapanın işletme içinden ya da dışından olmasına göre; iç analiz ve dış analiz olmak üzere ikiye ayrılır.

Finansal Analizde Kullanılan Finansal Tablolar

Finansal analizde kullanılan temel finansal tablolar; Bilanço ve Gelir Tablosudur.

Bilanço: İşletmenin belli bir tarihte sahip olduğu varlıkları ve bu varlıkların hangi kaynaklardan sağlandığını gösteren temel bir finansal tablodur.

Gelir Tablosu: İşletmenin belli bir dönemde elde ettiği tüm gelirleri, aynı dönemde katlandığı tüm maliyetleri ve giderleri, bunların sonucu olarak elde ettiği dönem net kâr veya zararını gösteren finansal tablodur.

Finansal analize konu olabilecek diğer finansal tablolar ise (Ek finansal tablolar) şunlardır;

  • Fon Akım Tablosu
  • Nakit Akım Tablosu
  • Kâr Dağıtım Tablosu
  • Özkaynaklar Değişim Tablosu
  • Satışların Maliyeti Tablosu.

Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarında (UFRS), UFRS 1 nolu Finansal Tabloların Sunuluşu başlıklı standart, finansal tabloların sunuluşu ile ilgili genel kurallar, yapıyla ilgili açıklamalar ve içerik ile ilgili asgari koşulları açıklamaktadır.

Finansal Tablolar Analizinin Başarı Koşulları

Finansal tabloların doğru bir şekilde hazırlanabilmesi ve yorumlanması için şu koşulların bulunması gerekir;

  • Finansal tablolar sağlıklı bir şekilde hazırlanmalı ve analize konu olan veriler tam ve doğru olmalıdır.
  • Analist ilgili muhasebe kavramı ve uygulamalarını iyi bilmelidir.
  • İşletme faaliyetlerini ilgilendiren yasa ve düzenlemeler iyi bilinmelidir.
  • Analiz edilen işletmenin bulunduğu endüstri kolu ve işletmenin özellikleri iyi kavranmalıdır.
  • İnceleme dönemindeki ekonomik şartlar ve eğilimler saptanmalı ve işletmeyi etkileyebilecek çevre koşulları bilinmelidir.
  • İncelenen işletmenin çeşitli politikaları (üretim, fiyat, kâr dağıtımı, vb.) ve muhasebe uygulamaları iyi bilinmelidir.
  • Analist, iyi bir sezgi, tahmin ve yorumlama yeteneğine sahip olmalıdır.
  • Analist sadece tek bir sonuca, bilgiye dayanarak işletmenin finansal durumu hakkında yargıya varmamalı, bütün bilgileri koordineli olarak değerleyerek sonuca ulaşabilmelidir.

Finansal tablolar analizinin başarılı olması için analistin işletme içi faktörleri yakından takip etmesi gerekir. Bu faktörlerden en önemlisi işletme stratejisi, işletme hedefleri, işletmenin dönemsel faaliyet raporları, gazete ve ekonomi dergilerinde çıkan haberlerdir.

Finansal Analiz Teknikleri

Finansal analizde kullanılan başlıca teknikler; şunlardır:

  • Karşılaştırmalı finansal tablolar analizi: Bir işletmenin birbirini izleyen en az iki veya daha fazla faaliyet dönemine ait finansal tablolarının karşılaştırmalı olarak düzenlenmek ve bu tablolarda yer alan kalemlerin zaman içinde göstermiş olduğu değişiklikleri ve gelişmeleri incelenmek amacıyla yapılan bir analiz türüdür. Karşılaştırmalı finansal tablolar analizi uygulaması kolay ve pratik bir tekniktir. Karşılaştırılacak iki yıla ait bilanço ve gelir tablosu bilgileri yan yana getirilerek her kalemdeki artış veya azalış hem tutar hem de yüzde olarak hesaplanır. Karşılaştırmalı finansal tablolar analizinde bazı noktalara dikkat edilmesi gerekir: Karşılaştırması yapılacak cari ve önceki dönem finansal tabloları aynı zaman dilimlerini kapsayacak şekilde hazırlanmış olmalıdır. Finansal tablolara üç veya altı aylık dönemleri kapsıyor ise karşılaştırma ya bir önceki üç veya altı aylık finansal tablolarla ya da bir önceki yılın aynı dönemleri ile yapılmalıdır. Bir işletmenin cari yıla ait finansal tabloları diğer işletmelerin aynı döneme ait finansal tablolarıyla karşılaştırılabilir. Temel finansal tablolar yanında ek finansal tabloların da karşılaştırma yoluyla analizi yapılabilir. Karşılaştırılacak finansal tablolar enflasyon etkisinden arındırılmalıdır.
  • Dikey yüzde yönetimi ile analizi: Finansal tablolarda yer alan her kalemin hem ait olduğu grup içerisindeki yüzdesi (payı) hem de genel toplam içerisindeki yüzdesi (payı) ayrı ayrı gösterilir. Bunun için her kalemin ait olduğu grup veya genel toplamı 100 kabul edilerek kalemin hem grup içindeki hem de toplam içindeki payı hesaplanır. Bu yöntem ile varlıkların kalemlerin varlıklar arasındaki payı belirlenmelidir. Varlıkların dönen varlıklar ve duran varlıklara dağılımı yanında işletme kaynaklarının ne oranda özkaynak ve yabancı kaynaklardan oluştuğu saptanabilir. Dikey yüzde yöntemi ile gelir tablosunu inceleyerek; net karın elde edilmesi için yapılan faaliyetlerin dağılımı görülebilir. Dikey yüzde yönteminin en önemli üstünlüğü finansal tablolardaki kalemlerin ana ya da tali toplam içindeki nispi önemlerini göstermesidir. Yüzde analizi sonucu yapılan yorumlarla varlık dağılım, kaynak dağılım, varlık ve kaynak ilişkisi, gelir-gider ve kar-zarar kalemlerinin net satışlar içerisindeki yeri hakkında bilgi sağlanır.
  • Trend (eğilim yüzdeleri) yöntemi: Birbirini izleyen dönemlere ait finansal tablolarda yer alan kalemlerin temel (baz) alınan döneme ait finansal tablo kalemlerine göre gösterdiği artış veya azalışlar yüzde olarak hesaplanır. Böylelikle işletmenin finansal tablolarında yer alan her bir kalemin baz alınan yıla göre yüzde olarak gelişme trendi bulunur. Trend yöntemi kalemlerin birbirleriyle olan ilişkileri temel alınarak gerçekleştirildiğinden işletmenin faaliyet ve finansal yapısı hakkında anlamlı bilgiler verir. Bu nedenle aralarında ilişki kurulabilecek kalemleri belirlemek ve yorumlamak önemlidir. Aralarında ilişki bulunan kalemlerden bazıları şunlardır: Stoklar-Net Satışlar, Ticari AlacaklarNet Satışlar, Stoklar-Ticari Borçlar, Dönen Varlıklar-Kısa Vadeli Yükümlülükler, Maddi Duran Varlıklar-Özkaynaklar, Toplam Yükümlülükler-Özkaynaklar, Brüt Satışlar-Net Satışlar, Brüt Satış Kârı-Faaliyet Giderleridir.
  • Oran analizi: Oran analizi, finansal tabloların analizinde en çok kullanılan analiz tekniklerinden biridir. Oran, finansal tablolarda yer alan çeşitli kalemler arasındaki basit matematiksel ilişkiyi gösterir. Oran analizinde asıl olan oranların hesaplanması değil, bulunan oranların yorumlanmasıdır. Hesaplanan oranlar yorumlanırken; zaman açısından karşılaştırma, iş kolunun ortalama oranlarıyla karşılaştırma ve deneyler sonucu bulunan oranlarla karşılaştırma konularına önem verilir. Oranlar, işletmenin çeşitli amaçları dikkate alınarak da sınıflandırılır. Bu sınıflandırmaya göre oran grupları; Likidite Oranları, Finansal Yapı (Kaldıraç) Oranları, Faaliyet (Verimlilik/Varlık Kullanım) Oranları, Kârlılık Oranları ve Borsa Performans (Piyasa Değeri) Oranları şeklinde sıralanabilir.

Likidite oranları; işletmenin kısa süreli borçlarını geri ödeme yeteneğini belirlemek amacıyla kullanılmaktadır. İşletmenin kısa vadeli borç ödeme gücünün tespiti için dönen varlıklar ile kısa vadeli yükümlülükler arasındaki oransal ilişkiler incelenir. Diğer yandan, likidite oranları işletmelerin net işletme sermayelerinin yeterli olup olmadıklarının tespiti için de bir ölçü oluşturmaktadır. Likidite oranları üçe ayrılır:

  • Cari oran: İşletmenin normal şartlar altında kısa vadeli yükümlülüklerini ödeyebilme yeteneğini ortaya koyar. Dönen varlıklar toplamının, kısa vadeli yükümlülüklere oranlanması ile hesaplanır.
  • Likidite (Asit-Test) oranı: Dönen varlıklardan stoklar düşüldükten sonra geri kalan değerin kısa vadeli yükümlülüklere oranlanması ile hesaplanır.
  • Nakit oranı: İşletmenin stoklarını elden çıkaramaması, alacaklarını tahsil edememesi gibi olağanüstü durumlarda, hazır değerler ve menkul kıymetleri ile kısa vadeli borçlarını ödeyebilme yeteneğini gösterir. Bir diğer ifade ile nakit oranı, işletmenin nakit ve nakit benzeri değerlerinin kısa vadeli yükümlülüklerine bölünmesi ile hesaplanır.

Likidite oranları, işletmenin net çalışma sermayesinin de yeterliliğini gösterir. Çalışma sermayesi, işletmenin dönen varlıkları toplamından oluşurken; net çalışma sermayesi ise işletmenin dönen varlıkları ve kısa vadeli yükümlülükleri arasındaki farktır.

Çalışma Sermayesi = Dönen Varlıklar

Net Çalışma Sermayesi = Dönen Varlıklar – Kısa Vadeli Yükümlülükler

Finansal yapı (kaldıraç) oranları: İşletmenin ne ölçüde borçla finanse edildiğini, borçla finansmanın işletme için ne kadar yararlı olduğunu ve işletmenin uzun süreli ödeme gücünü ölçmeye yarar.

İşletmenin finansal yapısının belirlenmesinde kullanılan oranlar aşağıdaki gibidir:

  • Yabancı kaynak oranı: Bu oran, kısa vadeli ve uzun vadeli yükümlülükler, toplam kaynaklar içindeki yüzdesini verir. Yabancı kaynak oranı; toplam yükümlülüklerin toplam kaynaklara bölünmesiyle hesaplanır.
  • Kaldıraç oranı: İşletme varlıklarının finansmanında ne kadar borç ne kadar özkaynak kullanıldığını gösterir. Kaldıraç Oranı; Toplam Yükümlülükler/Özkaynaklar şeklinde hesaplanır.
  • Uzun süreli sermayenin payı: Varlıkların finansmanında kullanılan devamlı sermayenin yüzdesini verir. Uzun Süreli Sermayenin Payı; (Uzun Vadeli Yükümlülükler + Özkaynaklar) / Toplam Kaynaklar şeklinde hesaplanır.
  • Finansal yapı oranı: Devamlı sermayenin duran varlıklara bölünmesi ile hesaplanır. Finansal Yapı Oranı; (Uzun Vadeli Yükümlülükler + Özkaynaklar) / Duran Varlıklar şeklinde hesaplanır.
  • Faiz karşılama oranı: İşletmenin ödemek zorunda olduğu faizleri, kaç kez kazandıklarını ortaya koyan bir orandır. Faiz Karşılama Oranı; Faiz ve Vergi Öncesi Kâr (FVÖK) / Faiz Ödemeleri şeklinde hesaplanır.
  • Otofinansman oranı: Kâr yedeklerinden birikmiş zararlar düşüldükten sonraki değerin, ödenmiş sermayeye oranlanması ile hesaplanır. Otofinansman Oranı; (Kâr Yedekleri – Birikmiş Zararlar) / Ödenmiş Sermaye şeklinde hesaplanır.
  • Yatırım oranı: İşletmenin maddi duran varlık toplamının, özkaynaklara oranlanması ile hesaplanır. Yatırım Oranı; Maddi Duran Varlıklar (Net) /Özkaynaklar şeklinde hesaplanır.

Faaliyet (verimlilik / varlık kullanım) oranları: Faaliyet oranları, bilanço kalemleri ile gelir tablosu kalemleri arasındaki ilişkiye dayanır ve çeşitli varlıkların geri dönme çabukluğunu ortaya koyar.

Stok devir hızı: Bir işletmedeki stokların paraya dönüştürülme hızını ortaya koyan bir orandır. Aynı zamanda stokların, yılda kaç defa yenilendiğini de gösterir. Stok Devir Hızı=Satışların Maliyeti / Ortalama Stoklar şeklinde hesaplanır. Ortalama Stoklar = Dönem Başı Stok + Dönem Sonu Stok/2; Stok Devir Süresi = 365/Stok Devir Hızı şeklinde hesaplanır.

Alacak devir hızı: Alacakların yılda kaç defa tahsil edildiğini gösterir. Alacakların Devir Hızı = Kredili Net Satışlar / Ortalama Ticari Alacak şeklinde hesaplanır. Alçak Tahsil Süresi=365/Alacak Devir Hızı şeklinde hesaplanır.

Borç devir hızı: İşletmenin, borçlarını yılda kaç defa ödeyebildiğini gösterir. Borç Devir Hızı = Kredili Alacaklar / Ortalama Ticari Borçlar şeklinde hesaplanır. Nakit Dönüşüm Süresi=Stokta Geçen Süre + Alacak Tahsil Süresi – Borç Ödeme Süresi şeklinde hesaplanır.

Net çalışma sermayesi devir hızı: Net çalışma sermayesinin ne ölçüde verimli kullanılabildiğini hesaplamak için kullanılır. Net Çalışma Sermayesi Devir Hızı = Net Satışlar / Ortalama Net Çalışma Sermayesi şeklinde hesaplanır.

Varlık devir hızı: Toplam varlıkların ne ölçüde etkin kullanıldığını hesaplamak için kullanılır. Toplam Varlık Devir Hızı = Net Satışlar / Ortalama toplam varlıklar şeklinde hesaplanır.

Kârlılık oranları: İşletmenin faaliyetleri sonucunda elde ettiği başarıyı ölçmeye yarayan oranlardır. İyi işleyen finansal piyasalarda, işletme yönetiminin etkinliğini belirlemede, yatırılan sermaye karşılığında işletmenin kâr sağlama yeteneği temel bir göstergedir. Karlılık oranları brüt kara odaklanarak satışların analizinin yapılması, net kara odaklanarak giderlerin kontrol analizinin yapılması ile varlık karlılığı ve özkaynak karlılığının tahmin edilebilmesini esas alır. Karlılık oranları şu şekilde hesaplanır:

  • Brüt Kâr Marjı: Bu oran, brüt kâr rakamının, net satışlara oranı olarak hesaplanır.
  • Faaliyet Kâr Marjı: Bu oran, faaliyet kârının net satışlara oranlanması ile bulunur.
  • Net Kâr Marjı: Bu oran, dönem net kârının net satışlara oranlanması ile hesaplanır.

Karlılık oranları özkaynaklar, varlık ve satışlar üzerinden de şu şekillerde hesaplanabilirler:

  • Özkaynağın getirisi (Return on Equity – ROE): Net kârın özkaynaklara oranlanması ile hesaplanır ve sermayenin her birimine düşen kâr payını gösterir. Dönem Net Kârı/Özkaynak şeklinde hesaplanır.
  • Varlık getirisi (Return on Asset – ROA): İşletme varlıklarının ne ölçüde kârlı kullanıldığını gösterir. Dönem Net Kârı/Toplam Varlıklar şeklinde hesaplanır.
  • Satışların getirisi (Return on Sales – ROS): Bu oran, dönem net kârının net satışlara oranlanması ile hesaplanır.

Borsa performans (piyasa değeri) oranları: Borsa performans oranları, menkul kıymet yatırımcılarına yol gösterici nitelikte olup, borsa yatırımcılarının hisse senedi seçimlerinde önem verdikleri oranlardır. Bu oranların kullanılmasındaki temel amaç, hisse senetlerinin gerçek piyasa değerlerine ulaşmasında kat ettikleri yolun ve zamanın belirlenmesi olmaktadır.

  • Fiyat kazanç oranı: Bu oran, hisse senedinin borsa fiyatının, hisse başına kâra oranlanması ile hesaplanır.
  • Piyasa değeri/Defter değeri oranı: Hisse senedinin piyasa değerinin, işletmenin defter değerinin (özkaynak) kaç katı olduğunu gösteren bir orandır. Hisse Senedi Piyasa Değeri/Hisse Başına Defter Değeri şeklinde hesaplanır.
  • Kâr payı getirisi: Hisse başına kârın, hisse senedi fiyatına oranlanması ile hesaplanır.
  • Temettü (Kâr Payı) verim oranı: Hisse başına dağıtılan nakit net temettünün, hisse senedi piyasa değerine bölünmesi ile hesaplanır.

Tobin Q oranı: Yatırım kararlarının tahmin edilmesi için geliştirilmiş olan bu yöntem, işletmenin yatırım kararlarını tahmin etmek için, faiz oranlarından bağımsız olarak işletme varlıklarının yerine koyma maliyetlerini kullanmaktadır. Tobin’in q oranı yaklaşımı işletmenin sahip olduğu entelektüel sermayenin hesaplanmasında da kullanılmaktadır. Tobin q Değeri; Varlıkların Piyasa Değeri/Tahmin Edilen Yerine Koyma Maliyeti şeklinde hesaplanır.

Q değeri 1’ e eşit, 1’den küçük veya 1’den yüksek çıkabilir. Oranın 1’den yüksek çıkması, işletmenin yüksek değerde entelektüel varlıklara sahip olduğunu ve bu varlıklardan yüksek getiriler elde ettiği anlamına gelmektedir. Q değerinin 1’den küçük çıkması ise işletmenin varlık bazında entelektüel sermayeye sahip olmadığını ve varlıkların getiri düzeylerinin yerine koyma değerini karşılayamadığı sonucunu ortaya koymaktadır.

Du Pont sistemi-birleşik oran analizi: Finansal kontrol yapılabilmesi için geliştirilmiş en kullanışlı yöntemden biridir. Bu sistemde faaliyet ve kârlılık oranları bir araya getirilmiştir. Bu şekilde varlıkların kârlılığı ortaya konulmaya çalışılmıştır.

Bu sistem yardımıyla, çeşitli iş kollarındaki işletmelerin durumları izlenebilir. Duran varlıklara önemli tutarda yatırım gerektiren ve varlık devir hızı düşük olan iş kollarında kâr marjı arttırılarak toplam varlıkların kârlılığı belirli bir düzeyde tutulabilmektedir. Varlık devir hızının yüksek olduğu iş kollarında ise düşük kâr marjları ile yeterli bir toplam varlık kârlılığı korunabilir.

Du Pont Sistemi-Birleşik Oran Analizi konusunun daha net anlaşılabilmesi için Finansal Yönetim kitabının 62. Sayfasında bulunan şekil 3.1’in incelenmesi yararlı olacaktır.

Du Pont Sisteminin önemli bileşenlerinden olan Yatırım Kârlılığı şu şekilde hesaplanır:

Yatırım Karlılığı = Satış Kârlılığı x Varlık Devir Hızı şeklinde hesaplanır.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.