Açıköğretim Ders Notları

Bankaların Yönetimi Ve Denetimi Dersi 6. Ünite Özet

Açıköğretim ders notları öğrenciler tarafından ders çalışma esnasında hazırlanmakta olup diğer ders çalışacak öğrenciler için paylaşılmaktadır. Sizlerde hazırladığınız ders notlarını paylaşmak istiyorsanız bizlere iletebilirsiniz.

Açıköğretim derslerinden Bankaların Yönetimi Ve Denetimi Dersi 6. Ünite Özet için hazırlanan  ders çalışma dokümanına (ders özeti / sorularla öğrenelim) aşağıdan erişebilirsiniz. AÖF Ders Notları ile sınavlara çok daha etkili bir şekilde çalışabilirsiniz. Sınavlarınızda başarılar dileriz.

Bankalarda Performans Analizi

Giriş

Bankalar, finansal piyasanın en önemli aktörlerinden biridir. Bankaların performansı, hedeflerine ulaşma düzeyini gösterir. Ortaklar, fon tedarikçileri, fon kullanıcıları, denetleyen ve düzenleyen kuruluşlar için performans önemlidir. Performans; hizmet kalitesi, müşteri memnuniyeti, kâr, katma değer gibi çeşitli kriterlere göre incelenir. Genelde ana gösterge kârlılıktır. Yapılan performans analizleri sonucunda firma faaliyetleri değerlendirilerek yeni stratejiler geliştirilir.

Performans, herkes tarafından uzlaşılan karşılaştırma ölçülerine göre belirlenir. Banka performansında esas alınabilecek ölçütler:

  • Sektör ortalamaları,
  • Rakip banka sonuçları,
  • Banka hedefleri,
  • Banka geçmiş yıl sonuçları.

Kârlılık Analizi

Bankalarda kârlılık, değişik performans ölçülerine göre temel bir göstergedir. Kâr, kalite ve tutar olarak yeterli bir seviyede olmalıdır. Kar, mevcut faaliyetlerin başarıyla yürütülmesi yanında büyüme göstergesi olarak da algılanır.

Kârın analiz edilebilmesi için öncelikle, kârı oluşturan unsurların biri olan gelir tablosunun incelenmesi gerekir.

Gelir tablosu, bankanın belirli bir dönem itibariyle elde ettiği gelir ve giderler hakkında bilgi veren ve performansını rapor eden tablodur. Bir bankanın gelir tablosu iki bölüme ayrılır: Sürdürülen faaliyetler ve durdurulan faaliyetler. Durdurulan faaliyetleri olmadığı varsayımı altında, bir işletmenin böyle bir ayrım yapmasına gerek yoktur. Böyle bir durumda sadece bankanın sürdürülen faaliyetleri bulunan bir gelir tablosu mevcuttur. Gelir tablosunda: faiz gelirleri, faiz giderleri, net faiz geliri/gideri, net ücret ve komisyon, temettü gelirleri, ticari kâr/zarar, faaliyet gelirleri/giderleri, diğer faaliyet gelirleri, vergi öncesi kâr/zarar, vergi karşılığı, dönem net kâr/zarar gibi bilgiler bulunur.

Faiz gelirleri; krediler, zorunlu karşılıklar, para piyasası işlemleri menkul değerlerden alınan faizlerden oluşmuş olup faiz giderleri ise mevduatlara, kullanılan kredilere ve para piyasası işlemleri ile ihraç edilen menkul kıymetlere verilen faiz giderlerinden oluşur. Aralarındaki fark ise be faiz gelirlerini oluşturur ve bu temel performans göstergesidir.

Alınan ücret ve komisyon gelirlerinin ana kalemi, gayri nakdi kredilerden alınan ücret ve komisyonlardan oluşurken bankanın ödemiş olduğu buna benzer kalemler veriln ücret ve komisyonlar grubunda kaydedilir.

Temettü gelirleri ise bankanın uzun dönemli ortaklık ilişkisi içinde olduğu işletmelerden elde ettiği temettü gelirleridir. Satılmaya hazır finansal varlıklardan, alım satım amaçlı finansal varlıklardan ve gerçeğe uygun değer farkı kar/zarara yansıtılan finansal varlıklardan elde edilen temettü gelirleri de bu grupta yer alır.

Sermaye piyasası işlemleri karı, türev finansal işlemlerden kar ve kambiyo karı, ticari kar bölümünde yer alır. Forward, swap gibi türev araçlardan elde edilen kar/zarar da bu bölümde yer alır.

Diğer faaliyet gelirlerinin çoğunluğu muhtelif nedenlerle ayrılan karşılık tutarlarından yapılan tahsilat ya da iptallerden kaynaklanır. Geri kalan kısmında ise iştirak ve bağlı ortaklık satış karları, maddi duran varlık satış karları ve çeşitli bankacılık hizmetleri karşılığında müşterilerden elde edilen ücret gelirleri yer alır. Diğer faaliyet giderleri ise duran varlık satış karları kalemleri gibi kalemler dışında bankanın genel yönetim giderlerini oluşturur. Kredi ve diğer alacaklar değer düşüklüğü karşılığı ise alacaklardan doğan ve doğması muhtemel olan zararları karşılamak için ihtiyatlılık ilkesi gereği ayrılan kısımdır.

Bir performans kriteri olan kar, hangi kaynaktan elde edildiğine göre analiz edilir. Bankaların faaliyet türlerine göre kâr/zararlarını analiz edebilmek için, “Faaliyet Gelirleri/Giderleri Toplamı” kalemi 100 kabul edilir ve diğer gelir-gider unsurlarının bu kaleme göre ağırlıkları hesaplanır. Bankanın net faiz gelirlerindeki büyüklük ve istikrar bankalar için en istenen durumdur.

Karın yeterliliğinin analizi ise kâr tutarının yeterli, ölçülü ve doyurucu olup olmadığının analizidir. Kullanılan sermayenin fırsat maliyetleri, genel ekonomik konjonktür, aynı sektördeki benzer işletmelerin kâr oranları ve bankaların kâr hedefleri gibi faktörler değerlendirilir. Bankalar arası sıralamayı belirleyen temel ölçütlerden biridir.

Özkaynak karlılığı da elde edilen kârın konulan sermayeye göre karşılaştırılmasıdır. Dönem net kârın, özkaynaklara bölünmesi ile hesaplanmaktadır. Özkaynak verimliğini göstermektedir. Yatırımcılar diğer yatırım araçları ile elde edilen kârı bu şekilde karşılaştırarak mukayese eder. Hesaplamalarda çoğunlukla dönemsonu tutarı alınmaktadır ancak dönembaşı ve dönemsonu tutarının çok farklı olması durumunda ortalama tutar alınmalıdır.

Özkaynak karlılığı mevcut kaynaklar üzerinden hesaplanırken varlık kârlılığı yabancı kaynakların özkaynaklara ilave edilmesi ile hesaplanmaktadır. Doğal olarak, dönem net kârın, toplam varlıklara bölünmesi ile hesaplanmaktadır. Varlıkların kâr yaratma kapasitesini ölçmek için kullanılır.

Piyasa Performansı Analizi

Bankaların hisse senetlerinin değeri, diğer bazı kalemlerle karşılaştırılmaktadır. Bu analiz ile banka faaliyetlerinin ne ölçüde gerçekleştiği ve hisse senetlerinin aşırı veya düşük değerlenip değerlenmediği ortaya konmaya çalışılır. Analizde kullanılacak oranlar, piyasa değerinin; defter değeri, yeniden tesis değeri, satışlar, çalışan sayısı gibi birçok kaleme bölünmesi suretiyle hesaplanmaktadır.

Piyasa değeri/defter değeri oranı, bankanın piyasa değerinin muhasebe kayıtlarına göre tespit edilen değerine bölünmesi ile hesaplanır. Oran, bankanın gelecekteki kazanma gücünün muhasebeye yansımayan kısmını ifade eder. Oran, bankanın gelecekteki kazanma gücünün muhasebeye yansımayan kısmını gösterir. Piyasa değeri olarak genelde borsa değeri esas alınmaktadır. Defter değeri ise bankanın varlıkları ve borçları arasındaki farktan oluşmakta ve bilanço üzerinden tespit edilmektedir.

Piyasa değeri işletmeye ilişkin tüm beklentilerin yansıdığı değer iken defter değeri özkaynak sahiplerinin bankaya koydukları değerin yansımasıdır.

Bu oran duran varlıkları yüksek olan sektörlerde terci edilirken finansal hizmet sektöründe tercih edilmesinin nedeni firmaların aktif değerlerinin piyasa değerlerine daha yakın olmasıdır.

Fiyat/Kazanç oranı, bankanın piyasa değerinin (hisse senedi fiyatının), hisse başına kâr tutarına bölünmesi ile bulunur. Hisse başına kâr, ortaklara dağıtılan kâr tutarını (temettü tutarını) içermektedir. Oran, bir hisse senedi karşılığında elde edilecek kâr payı için, yatırımcının ne kadar ödemesi gerektiğini gösterir. Sermaye sahiplerinin, bekledikleri kârı hesaplamakta kullanılan orandır. Oranın yüksek olması, hisse senedinin değerinin (fiyatının) yüksek olduğuna, düşük olması ise, hisse senedin değerinin düşük olduğuna işaret eder.

Performansın Ölçülmesinde Camels Yöntemi

CAMELS, ticari bankaların genel olarak performansını değerlendirmek için geliştirilmiş bir risk analizi sistemidir. ABD’de bankaların riske dayanan genel görünümlerinin belirlenmesinde ve uzaktan gözetim faaliyetlerinde yaygın kullanılan bir değerlendirme ve derecelendirme sistemidir. Yöntem ile, finansal oranlar altı grup altında toplanmakta ve sonuçta bu oranlara dayanan bir puan hesaplanmaktadır. Bunlar sırasıyla:

  • C (Capital) Sermaye Yeterliliği %
  • A (Asset) Varlık Kalitesi %
  • M (Management) Yönetim Kalitesi %
  • E (Earnings) Kârlılık %
  • L (Liquidity) Likidite Durumu %
  • S (Sensitivity to Market Risk) Piyasa Riskine Duyarlılık %

CAMELS analizinin işlem basamakları aşağıdaki gibidir:

  • Bankaların, her bir grup altındaki oranları ayrı ayrı hesaplanır.
  • Daha sonra her gruptaki ortalama değer hesaplanır. Bu değerler, referans değerleri oluşturur.
  • Referans değerlere göre, her bankanın değerleri hesaplanarak sıralaması belirlenir. Oranların yanında yer alan (+) ve (-), ilişkinin yönünü belirler. Bazı oranların artması, bazı oranların ise azalması, performans artışı anlamına gelmektedir. Örneğin, 100 kabul edilen referans değerde, bankanın değerinin 96 çıkması, eğer ilişkinin yönü (-) ise olumlu kabul edilir.
  • Yapılan sıralamalara göre, her bir orana 1-5 arası bir ölçek üzerinden rating notu verilir. “1” en iyi notu, “5” ise en kötü notu ifade eder.
  • Her bir oran ve grubun toplam içindeki payını tamamen analist belirler. Her oranın ve grubun ağırlığı eşit olarak belirlenebilir.
  • Her bir grubun notu toplanarak, bankanın genel rating notu belirlenir. Bankanın genel notu 1 ile 5 arasındadır.

Bankacılık faaliyetlerinin temelinde, toplanan mevduatın, kredi olarak kullandırılması veya menkul kıymetlere yatırılması yatmaktadır. Kredilerin geri dönmemesi veya yatırımların getirisinin istenen düzeyde olmaması, bankalar için önemli riskleri oluşturmaktadır. Bu yüzden bankaların söz konusu riskleri karşılayabilecek sermaye yeterliliğine sahip olmasını gerektirmektedir.

Varlıkların kalitesi, bankanın varlıklarının kalitesinin analizini içerir. Varlık niteliğini, gelir getirme durumunu ifade eder.

Yönetim kalitesi ise bankanın yönetimi konusunda bilgi verir. Birçok farklı şekilde ölçeklenebilir. Genelde kâr getirisi ile ölçülmektedir. Kâr şube başına veya personel başına ölçülebilir. Faaliyet giderleri de yönetim kalitesinin ölçülmesinde etkilidir. Faaliyet giderin büyük olması yönetim eksikliğinin düşündürmektedir.

Çoğunlukla banka performansı bankanın kârı ile ölçülmektedir. Bankanın amacı gelende en az gider ile en çok kârı elde etmektir. Kâr analizi üç ana başlıkta incelenir.

  • Varlık kârlılığı
  • Özkaynak kârlılığı
  • Kârın kalitesi

Bankalarda en önemli problem likidite sorunudur. Likidite yetersizliği nedeniyle mevduat sahiplerinin istekleri zamanında karşılanamaz. Mevduat sahiplerinin alacaklarının zamanında ödenememesinin piyasada oluşturacağı panik havası, bankaların iflası anlamına gelmektedir. Likit varlıkların ve çalışma sermayesinin fazlalığı, ödememe riskini ortadan kaldırır. Yabancı paralı pasifler, bankaların, döviz kuru riskini ortaya koyar. Mevduatları ödenmesi amacıyla, elde bulundurulan yabancı paralı likit aktifler bu riski azaltıcı bir unsurdur.

Bankaların finansal yapısı ve performansı, döviz kuru, faiz ve menkul kıymet piyasasındaki değişimlere karşı duyarlıdır. Piyasa riski, bankaların finansal yapı ve performansını doğrudan etkilemektedirler. Piyasa risklerine karşı önceden önlem almak veya oluşmasına yönelik hazırlık yapmak bankanın en öncelikli görevidir.

Giriş

Bankalar, finansal piyasanın en önemli aktörlerinden biridir. Bankaların performansı, hedeflerine ulaşma düzeyini gösterir. Ortaklar, fon tedarikçileri, fon kullanıcıları, denetleyen ve düzenleyen kuruluşlar için performans önemlidir. Performans; hizmet kalitesi, müşteri memnuniyeti, kâr, katma değer gibi çeşitli kriterlere göre incelenir. Genelde ana gösterge kârlılıktır. Yapılan performans analizleri sonucunda firma faaliyetleri değerlendirilerek yeni stratejiler geliştirilir.

Performans, herkes tarafından uzlaşılan karşılaştırma ölçülerine göre belirlenir. Banka performansında esas alınabilecek ölçütler:

  • Sektör ortalamaları,
  • Rakip banka sonuçları,
  • Banka hedefleri,
  • Banka geçmiş yıl sonuçları.

Kârlılık Analizi

Bankalarda kârlılık, değişik performans ölçülerine göre temel bir göstergedir. Kâr, kalite ve tutar olarak yeterli bir seviyede olmalıdır. Kar, mevcut faaliyetlerin başarıyla yürütülmesi yanında büyüme göstergesi olarak da algılanır.

Kârın analiz edilebilmesi için öncelikle, kârı oluşturan unsurların biri olan gelir tablosunun incelenmesi gerekir.

Gelir tablosu, bankanın belirli bir dönem itibariyle elde ettiği gelir ve giderler hakkında bilgi veren ve performansını rapor eden tablodur. Bir bankanın gelir tablosu iki bölüme ayrılır: Sürdürülen faaliyetler ve durdurulan faaliyetler. Durdurulan faaliyetleri olmadığı varsayımı altında, bir işletmenin böyle bir ayrım yapmasına gerek yoktur. Böyle bir durumda sadece bankanın sürdürülen faaliyetleri bulunan bir gelir tablosu mevcuttur. Gelir tablosunda: faiz gelirleri, faiz giderleri, net faiz geliri/gideri, net ücret ve komisyon, temettü gelirleri, ticari kâr/zarar, faaliyet gelirleri/giderleri, diğer faaliyet gelirleri, vergi öncesi kâr/zarar, vergi karşılığı, dönem net kâr/zarar gibi bilgiler bulunur.

Faiz gelirleri; krediler, zorunlu karşılıklar, para piyasası işlemleri menkul değerlerden alınan faizlerden oluşmuş olup faiz giderleri ise mevduatlara, kullanılan kredilere ve para piyasası işlemleri ile ihraç edilen menkul kıymetlere verilen faiz giderlerinden oluşur. Aralarındaki fark ise be faiz gelirlerini oluşturur ve bu temel performans göstergesidir.

Alınan ücret ve komisyon gelirlerinin ana kalemi, gayri nakdi kredilerden alınan ücret ve komisyonlardan oluşurken bankanın ödemiş olduğu buna benzer kalemler veriln ücret ve komisyonlar grubunda kaydedilir.

Temettü gelirleri ise bankanın uzun dönemli ortaklık ilişkisi içinde olduğu işletmelerden elde ettiği temettü gelirleridir. Satılmaya hazır finansal varlıklardan, alım satım amaçlı finansal varlıklardan ve gerçeğe uygun değer farkı kar/zarara yansıtılan finansal varlıklardan elde edilen temettü gelirleri de bu grupta yer alır.

Sermaye piyasası işlemleri karı, türev finansal işlemlerden kar ve kambiyo karı, ticari kar bölümünde yer alır. Forward, swap gibi türev araçlardan elde edilen kar/zarar da bu bölümde yer alır.

Diğer faaliyet gelirlerinin çoğunluğu muhtelif nedenlerle ayrılan karşılık tutarlarından yapılan tahsilat ya da iptallerden kaynaklanır. Geri kalan kısmında ise iştirak ve bağlı ortaklık satış karları, maddi duran varlık satış karları ve çeşitli bankacılık hizmetleri karşılığında müşterilerden elde edilen ücret gelirleri yer alır. Diğer faaliyet giderleri ise duran varlık satış karları kalemleri gibi kalemler dışında bankanın genel yönetim giderlerini oluşturur. Kredi ve diğer alacaklar değer düşüklüğü karşılığı ise alacaklardan doğan ve doğması muhtemel olan zararları karşılamak için ihtiyatlılık ilkesi gereği ayrılan kısımdır.

Bir performans kriteri olan kar, hangi kaynaktan elde edildiğine göre analiz edilir. Bankaların faaliyet türlerine göre kâr/zararlarını analiz edebilmek için, “Faaliyet Gelirleri/Giderleri Toplamı” kalemi 100 kabul edilir ve diğer gelir-gider unsurlarının bu kaleme göre ağırlıkları hesaplanır. Bankanın net faiz gelirlerindeki büyüklük ve istikrar bankalar için en istenen durumdur.

Karın yeterliliğinin analizi ise kâr tutarının yeterli, ölçülü ve doyurucu olup olmadığının analizidir. Kullanılan sermayenin fırsat maliyetleri, genel ekonomik konjonktür, aynı sektördeki benzer işletmelerin kâr oranları ve bankaların kâr hedefleri gibi faktörler değerlendirilir. Bankalar arası sıralamayı belirleyen temel ölçütlerden biridir.

Özkaynak karlılığı da elde edilen kârın konulan sermayeye göre karşılaştırılmasıdır. Dönem net kârın, özkaynaklara bölünmesi ile hesaplanmaktadır. Özkaynak verimliğini göstermektedir. Yatırımcılar diğer yatırım araçları ile elde edilen kârı bu şekilde karşılaştırarak mukayese eder. Hesaplamalarda çoğunlukla dönemsonu tutarı alınmaktadır ancak dönembaşı ve dönemsonu tutarının çok farklı olması durumunda ortalama tutar alınmalıdır.

Özkaynak karlılığı mevcut kaynaklar üzerinden hesaplanırken varlık kârlılığı yabancı kaynakların özkaynaklara ilave edilmesi ile hesaplanmaktadır. Doğal olarak, dönem net kârın, toplam varlıklara bölünmesi ile hesaplanmaktadır. Varlıkların kâr yaratma kapasitesini ölçmek için kullanılır.

Piyasa Performansı Analizi

Bankaların hisse senetlerinin değeri, diğer bazı kalemlerle karşılaştırılmaktadır. Bu analiz ile banka faaliyetlerinin ne ölçüde gerçekleştiği ve hisse senetlerinin aşırı veya düşük değerlenip değerlenmediği ortaya konmaya çalışılır. Analizde kullanılacak oranlar, piyasa değerinin; defter değeri, yeniden tesis değeri, satışlar, çalışan sayısı gibi birçok kaleme bölünmesi suretiyle hesaplanmaktadır.

Piyasa değeri/defter değeri oranı, bankanın piyasa değerinin muhasebe kayıtlarına göre tespit edilen değerine bölünmesi ile hesaplanır. Oran, bankanın gelecekteki kazanma gücünün muhasebeye yansımayan kısmını ifade eder. Oran, bankanın gelecekteki kazanma gücünün muhasebeye yansımayan kısmını gösterir. Piyasa değeri olarak genelde borsa değeri esas alınmaktadır. Defter değeri ise bankanın varlıkları ve borçları arasındaki farktan oluşmakta ve bilanço üzerinden tespit edilmektedir.

Piyasa değeri işletmeye ilişkin tüm beklentilerin yansıdığı değer iken defter değeri özkaynak sahiplerinin bankaya koydukları değerin yansımasıdır.

Bu oran duran varlıkları yüksek olan sektörlerde terci edilirken finansal hizmet sektöründe tercih edilmesinin nedeni firmaların aktif değerlerinin piyasa değerlerine daha yakın olmasıdır.

Fiyat/Kazanç oranı, bankanın piyasa değerinin (hisse senedi fiyatının), hisse başına kâr tutarına bölünmesi ile bulunur. Hisse başına kâr, ortaklara dağıtılan kâr tutarını (temettü tutarını) içermektedir. Oran, bir hisse senedi karşılığında elde edilecek kâr payı için, yatırımcının ne kadar ödemesi gerektiğini gösterir. Sermaye sahiplerinin, bekledikleri kârı hesaplamakta kullanılan orandır. Oranın yüksek olması, hisse senedinin değerinin (fiyatının) yüksek olduğuna, düşük olması ise, hisse senedin değerinin düşük olduğuna işaret eder.

Performansın Ölçülmesinde Camels Yöntemi

CAMELS, ticari bankaların genel olarak performansını değerlendirmek için geliştirilmiş bir risk analizi sistemidir. ABD’de bankaların riske dayanan genel görünümlerinin belirlenmesinde ve uzaktan gözetim faaliyetlerinde yaygın kullanılan bir değerlendirme ve derecelendirme sistemidir. Yöntem ile, finansal oranlar altı grup altında toplanmakta ve sonuçta bu oranlara dayanan bir puan hesaplanmaktadır. Bunlar sırasıyla:

  • C (Capital) Sermaye Yeterliliği %
  • A (Asset) Varlık Kalitesi %
  • M (Management) Yönetim Kalitesi %
  • E (Earnings) Kârlılık %
  • L (Liquidity) Likidite Durumu %
  • S (Sensitivity to Market Risk) Piyasa Riskine Duyarlılık %

CAMELS analizinin işlem basamakları aşağıdaki gibidir:

  • Bankaların, her bir grup altındaki oranları ayrı ayrı hesaplanır.
  • Daha sonra her gruptaki ortalama değer hesaplanır. Bu değerler, referans değerleri oluşturur.
  • Referans değerlere göre, her bankanın değerleri hesaplanarak sıralaması belirlenir. Oranların yanında yer alan (+) ve (-), ilişkinin yönünü belirler. Bazı oranların artması, bazı oranların ise azalması, performans artışı anlamına gelmektedir. Örneğin, 100 kabul edilen referans değerde, bankanın değerinin 96 çıkması, eğer ilişkinin yönü (-) ise olumlu kabul edilir.
  • Yapılan sıralamalara göre, her bir orana 1-5 arası bir ölçek üzerinden rating notu verilir. “1” en iyi notu, “5” ise en kötü notu ifade eder.
  • Her bir oran ve grubun toplam içindeki payını tamamen analist belirler. Her oranın ve grubun ağırlığı eşit olarak belirlenebilir.
  • Her bir grubun notu toplanarak, bankanın genel rating notu belirlenir. Bankanın genel notu 1 ile 5 arasındadır.

Bankacılık faaliyetlerinin temelinde, toplanan mevduatın, kredi olarak kullandırılması veya menkul kıymetlere yatırılması yatmaktadır. Kredilerin geri dönmemesi veya yatırımların getirisinin istenen düzeyde olmaması, bankalar için önemli riskleri oluşturmaktadır. Bu yüzden bankaların söz konusu riskleri karşılayabilecek sermaye yeterliliğine sahip olmasını gerektirmektedir.

Varlıkların kalitesi, bankanın varlıklarının kalitesinin analizini içerir. Varlık niteliğini, gelir getirme durumunu ifade eder.

Yönetim kalitesi ise bankanın yönetimi konusunda bilgi verir. Birçok farklı şekilde ölçeklenebilir. Genelde kâr getirisi ile ölçülmektedir. Kâr şube başına veya personel başına ölçülebilir. Faaliyet giderleri de yönetim kalitesinin ölçülmesinde etkilidir. Faaliyet giderin büyük olması yönetim eksikliğinin düşündürmektedir.

Çoğunlukla banka performansı bankanın kârı ile ölçülmektedir. Bankanın amacı gelende en az gider ile en çok kârı elde etmektir. Kâr analizi üç ana başlıkta incelenir.

  • Varlık kârlılığı
  • Özkaynak kârlılığı
  • Kârın kalitesi

Bankalarda en önemli problem likidite sorunudur. Likidite yetersizliği nedeniyle mevduat sahiplerinin istekleri zamanında karşılanamaz. Mevduat sahiplerinin alacaklarının zamanında ödenememesinin piyasada oluşturacağı panik havası, bankaların iflası anlamına gelmektedir. Likit varlıkların ve çalışma sermayesinin fazlalığı, ödememe riskini ortadan kaldırır. Yabancı paralı pasifler, bankaların, döviz kuru riskini ortaya koyar. Mevduatları ödenmesi amacıyla, elde bulundurulan yabancı paralı likit aktifler bu riski azaltıcı bir unsurdur.

Bankaların finansal yapısı ve performansı, döviz kuru, faiz ve menkul kıymet piyasasındaki değişimlere karşı duyarlıdır. Piyasa riski, bankaların finansal yapı ve performansını doğrudan etkilemektedirler. Piyasa risklerine karşı önceden önlem almak veya oluşmasına yönelik hazırlık yapmak bankanın en öncelikli görevidir.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.