Açıköğretim Ders Notları

Bahçe Tarımı 2 Dersi 7. Ünite Özet

Açıköğretim ders notları öğrenciler tarafından ders çalışma esnasında hazırlanmakta olup diğer ders çalışacak öğrenciler için paylaşılmaktadır. Sizlerde hazırladığınız ders notlarını paylaşmak istiyorsanız bizlere iletebilirsiniz.

Açıköğretim derslerinden Bahçe Tarımı 2 Dersi 7. Ünite Özet için hazırlanan  ders çalışma dokümanına (ders özeti / sorularla öğrenelim) aşağıdan erişebilirsiniz. AÖF Ders Notları ile sınavlara çok daha etkili bir şekilde çalışabilirsiniz. Sınavlarınızda başarılar dileriz.

Lahana, Karnabahar, Brokoli, Maydanoz, Salata-Marul Yetiştiriciliği

Lahana Yetiştiriciliği (Brassica oleraceae L.)

Rus araştırıcı Zhukovsky lahananın anavatanının Van yöresi olduğunu ve dünyanın en büyük baş lahanalarının bu bölgede yetiştirildiğini bildirmiştir. Diğer araştırıcılar ise lahananın anavatanının Akdeniz Bölgesi olduğunu belirtmişlerdir. Yabani formlu lahana, Brassica oleraceae var silvestris’ tir. Diğer lahana grubu sebzeler, bu yabani türün değişime uğraması sonucunda meydana gelmişlerdir. Lahanalar iki bin yıl önce kültüre alınmıştır. 2009 yılı FAO kayıtlarına göre lahana grubu sebze türlerinin dünya üretimi 71.342.347 tondur. Çin ve Hindistan, dünyada en önemli lahana üreticisi ülkelerdir. Ülkemiz ise 706.855 ton lahana üretimiyle dünyada 11. sırada yer almaktadır. Lahana kökü, kalın, etli ve oldukça derine giden ana kazık kök ile bol miktarda saçak kökten oluşmaktadır. Kazık kökler, 30-35 cm derinliğinde gelişirler. Gövde ise kalın ve kuvvetli bir yapıya sahiptir. Gövde kalınlığı, 5-10 cm, gövde uzunluğu ise yaklaşık 30- 40 cm arasındadır. Gövde dallanmaz, dikine büyür ve içi özle dolu olduğu için de baş taşıyacak güçtedir. Gövdedeki boğum aralarının kısalması ve yaprakların birbirlerinin üzerlerini örtmesi sonucunda baş oluşumu meydana gelir. Yaprak şekli, lahanalarda baş şeklini belirleyen önemli bir faktördür. Dış yaprak şekli; geniş eliptik, geniş oval, dairesel ve geniş eliptik olarak sınıflandırılabilir. Lahanalarda baş şekilleri; dar eliptik, eliptik, yuvarlak, geniş eliptik, geniş ters yumurta, geniş yumurta ve köşeli yumurta şekilli olabilmektedir. Lahanalar tohum üretimi yönünden iki yıllık sebzelerdir. İlk yıl baş oluşumu, ikinci yıl ise çiçeklenme meydana gelir. Lahana çiçekleri parlak sarı renklidir. Çiçeklenme süresi; çeşitlere ve iklim koşullarına göre 20-60 gün arasında değişir. Çiçeklerde 4 tane çanak yaprak, 4 tane taç yaprak, 6 tane erkek organ ve 1 tane dişi organ bulunmaktadır. Lahanalarda sitoplazmik erkek kısırlığına (Çiçekli bitkilerde erkek çiçeklerin çeşitli sebeplerden dolayı aktif olamamasıdır) rastlanmaktadır. Erkek kısır çiçeklerde taç yapraklar iyi gelişmemiştir ve bal özü keseleri yoktur. Lahana çiçekleri; erselik çiçek (Aynı çiçekte erkek ve dişi organın bulunmasıdır) yapısındadır. Lahanalarda çoğunlukla protogeni (Dişi organın, erkek organlardan önce olgunlaşmasıdır) görülür. Tozlanmada arı ve böcekler etkilidir. Yüksek oranda yabancı döllenme meydana gelmektedir. Tohumlar yuvarlak veya hafif yumurta şeklindedir. Tohum rengi; kahverengi, kırmızı ve bunların tonlarıdır. 1g lahana tohumunda yaklaşık 180-365 adet tohum bulunur. Lahanalarda çimlenme sıcaklığı 13-33 °C, optimum çimlenme sıcaklığı da 20-25 °C’dir. Optimum çimlenme sıcaklıkları, kırmızı baş lahanada 18,1 °C, beyaz baş lahanada 21,9 °C ve yaprak lahanada da 22,7 °C’dir. Baş lahana yetiştiriciliğinde serin iklim koşulları tercih edilmektedir. Lahanaların baş oluşturabilmesi için en uygun sıcaklıklar 15-20 °C’dir. Baş bağlamak üzere olan genç bitkiler, olgun dönemdeki bitkilere göre düşük sıcaklıklara daha dayanıklıdır. Yaz döneminde yüksek sıcaklıklar yaprakların kalitesini düşürür. Rüzgâr hızının fazla olması, yapraklardan su kaybına ve bitkilerin devrilip toprakla temas etmesine neden olur. Lahana yetiştiriciliğinde yüksek verimli ve kaliteli ürün elde edebilmek için toprağın derin, organik maddece zengin, pH’sının 6.0-6.5 arasında, nemli ve tınlı topraklar olması tercih edilmelidir. Lahana bitkileri üst üste aynı toprakta yetiştirilmemelidir. Mutlaka başka bir familyaya ait sebze türleri ile münavebe yapılmalıdır. Ülkemizde lahana tohum ekim zamanı; Mayıs-Ağustos ayları arasındaki dönemde yapılmaktadır. Fide yetiştirmek için viyoller, plastik karton kaplar, kasalar veya yastıklar kullanılabilir. Ilık yastık veya soğuk yastıklarda tohum ekimi serpme veya sıravari yapılır. En uygun ekim, 10-15 cm sıra arası verilerek yapılan sıravari ekimdir Lahana fideleri, 4-5 yapraklı olduğunda dikilir. Dikim zamanının gecikmesi; baş oluşum hızını yavaşlatır ve erken çiçeklenmeye neden olabilir. Dikim aralıkları, beyaz baş lahanalarda sıra arası 50-100 cm, sıra üzeri ise 40-80 cm arasında değişir. Kırmızı baş lahanalarda mesafe 40×50 cm’dir Dikimden sonra bitkiler kök bölgesi ıslanıncaya kadar can suyu verilmelidir Bitkiler 5-10 yapraklı döneme geldiğinde ilk çapa işlemi yapılır. Bitkinin izdüşüm çapı 30 cm’ye ulaştığında ise ikinci çapa işlemi yapılır. Lahana bitkisi sudan hoşlanır. Sulama, bitkinin ilk gelişme dönemleri için çok önemlidir Hasat dönemine doğru havanın serinlemesi ve yağışlar nedeniyle sulama gerekmeyebilir Lahana yetiştiriciliğinde sıkça görülen hastalıklar; kök ur hastalığı, kök çürüklüğü, mildiyö, beyaz çürüklük, bakteriyel yaprak lekesi ve siyah damar çürüklüğüdür. Lahanagillerde en sık rastlanan zararlılar; lahana kelebeği, lahana sineği, yaprak bitleri, kök ur nematodları, lahana gal böceği, lahana göbek kurdu ve lahana güvesidir. Baş lahanada hasat, çeşidin erkencilik ve geçcilik özelliğine, başların istenilen büyüklüğe gelmesine ve yetiştirme bakım koşullarına bağlı olarak değişiklik gösterir. Erkenci çeşitlerde hasat, dikimden itibaren 60-80 gün, orta mevsim çeşitlerde 80- 110 gün ve geçci çeşitlerde ise 110-150 gün sonra yapılabilir. Lahanalarda en önemli hasat göstergeleri; baş iriliği ve başın sıkılığıdır. Başlar, çeşide özgü iriliğini aldığında toprak yüzeyinden bir bıçak yardımıyla kesilir. Başın üzerine parmaklarla basıldığı zaman, başın aşağı doğru çökmemesi ve gıcırtılı bir ses çıkarması hasada geldiğini gösterir. Lahanalar baş ağırlıklarına göre 0,5-1,5 kg arasında olanlar küçük boy, 1,5-3 kg arasında olanlar orta boy, 3 kg’dan daha ağır olanlar büyük boy olarak sınıflandırılır. Çeşidin erkencilik durumu, baş iriliği, dikim sıklığı, sulama ve gübreleme gibi kültürel uygulamalar verim üzerine etki eder.

Karnabahar Yetiştiriciliği ( Brassica oleracea L . var. botrytis)

Karnabaharın anavatanı, Girit adası, Kıbrıs ve doğu Akdeniz bölgesidir. Türkiye 157,51 ton karnabahar üretimiyle dünyada 9. sırada yer almaktadır. Lahana bitkisinde köklenme çabuk oluşur. Kazık köklüdür ve diğer özellikleri lahanalara benzer. Gövde kalınlığı 4-8 cm, gövde uzunluğu 40-60 cm arasında değişir. Yapraklar taç kısmının üzerini örterek tacı güneş ışınlarından ve sıcaktan korur. Taç, normal iriliğini aldığında bir bitki üzerinde 30-60 arasında yaprak bulunur. Taç yapısı, sürgün, dal ve braktelerden oluşur. Taç rengi; beyaz, krem, sarı, yeşilimsi ve mor renklerde olabilmektedir. . Taç ağırlıkları çeşidin özelliğine göre 0,25 kg-5kg arasında değişir. Diğer lahanagillerde çiçekler, ana çiçek sapında dizili oldukları halde karnabaharlarda ana çiçek sapı dallanmış bir durumdadır. Karnabahar biyolojik bakımından erseliktir. Erkek kısır bitkilere de rastlanmaktadır. Yüksek oranda yabancı döllenme görülür. Tohumlar oval ve yuvarlak şekillidir. 1 g da 300-400 adet arasında tohum bulunur. Optimum çimlenme sıcaklığı 20-25 °C arasında değişir. 3-4 gün içerisinde çimlenerek toprak yüzeyine çıkarlar. Karnabaharlar, soğuklara dayanıklı değildir. Bitki gelişiminin ilk başlangıç döneminde sıcak, taçların gelişmeye başladığı dönemde ise daha düşük sıcaklıklarda en iyi gelişmeyi gösterirler. Taç oluşum dönemi için en uygun sıcaklıklar 15-20 °C’dir. Özellikle taç oluşturma döneminde fazla yağış ve rüzgârdan hoşlanmazlar. Toprak yorgunluğu nedeniyle aynı toprakta üst üste karnabahar ve diğer lahanagillerin yetiştiriciliği yapılmamalıdır. Tohum ekimi ve fidelerin yetiştirilmesi lahana bitkisinde olduğu gibidir. Ege ve Akdeniz Bölgelerinde haziran ayı ortasından başlayarak temmuz ayının başına kadar geçen dönemde tohumlar ekilmektedir. Karadeniz Bölgesinde ise temmuz ortasından başlayarak eylül ayına kadar geçen dönemde tohum ekimi yapılmaktadır. Fideler yaklaşık 5-7 hafta sonra dikim için hazır hale gelir. Tek sıralı yetiştiricilikte 40×40, 50×50, 50×60, 60×60, 70x70cm; çift sıralı yetiştiricilikte 40x40x60, 50x50x70 cm aralıklarla dikim yapılır. Dikimden 2-3 hafta sonra birinci, bundan yaklaşık 15-20 gün sonra ikinci çapa yapılmalıdır. Su noksanlığı, bitkilerde deforme olmuş taçlar veya küçük taç oluşumlarına neden olur. En sık görülen fungal ve bakteriyel hastalıklar; fusarium solgunluğu, mildiyö, lahana kök ur hastalığı, siyah damar çürüklüğü ve karnabahar bakteriyel yaprak lekesidir. Lahana kelebeği, yaprak bitleri ve emgi yapan kokulu böcekler en önemli karnabahar zararlılarıdır. Taç iriliği, taç rengi ve tacın sıkılık durumuna bakılarak belirlenebilir. Tacı korumak amacıyla, hasat sırasında tacın etrafında 4-5 yaprak bırakılmalıdır. Erkenci karnabahar çeşitleri dikimden 70-90 gün, orta mevsim karnabahar çeşitleri 100-120 gün ve geçci karnabahar çeşitleri ise 120-170 gün sonra hasat edilebilir. Pazarlanabilir durumdaki taçların sayısına ve taç büyüklüğüne bağlı olarak değişir. Taçların ortalama ağırlığı yaklaşık 600-700 g’dır. Bir dekar karnabahardan dikim sıklığına bağlı olarak 2000-2500 adet taç hasat edilebilir.

Brokoli Yetiştiriciliği( Brassica oleracea L. var. italica )

Brokolinin anavatanı Akdeniz Bölgesi olarak kabul edilmektedir. Türkiye brokoli üretimi, 20.541 tona ulaşmıştır. Kök yapısı, karnabahara benzemektedir. Kazık kök yaklaşık 25-30 cm derinliğe ulaşır. Toprak yüzeyine yakın bölgede bol miktarda saçak kök oluşur. Gövde 100-120 cm kadar uzayabilir. Gövde ucunda gelişmiş, çoğunlukla koyu yeşil, bazen mavimsi parlak çiçek tomurcuğu bulunur. Yaprakları, saplı ve oval şekillidir, rengi yeşil ve mavi-yeşil tonlarındadır. Ana taçların çapı 5-25 cm, taç ağırlıkları ise 100-750 g arasında değişir. Yan taçların çapı 5-10 cm’dir. Taç ağırlığı ise 10-100 g arasındadır. Taç rengi; yeşil, erguvani ve beyaz renkli olabilir. Erselik yapılıdır. Yabancı döllenme görülür. Koyu kahverengindedir. Optimum koşullarda 3-4 günde toprak yüzeyine çıkarlar. En uygun sıcaklıklar 15-20 °C arasındadır. Taç ve sürgünlerinin istenilen düzeyde soğuklara maruz bırakılması tatlarının daha iyi olmasına neden olur. Yüksek sıcaklıklarda gevşek yapılı ve düşük kaliteli taçlar meydana gelir. Orta verimli, yüksek su tutma kapasitesine sahip, iyi drene edilmiş, pH değerleri 6.0-7.0 arasında, hafif bünyeli kumlu tınlı toprakları sever. Brokoli, nemli topraklardan hoşlanır. Tohum ekimi, fide dikimi, kültürel işlemler ve hasada kadar yapılan uygulamalar lahana ve karnabahar yetiştiriciliğinde olduğu gibi yapılmaktadır. en yüksek verim, 45×30 cm dikim sıklığından elde edilmiştir. Geçci çeşitlerde sıra arası 75-80 cm olabilir. Bitkiler, 5-10 yapraklı döneme geldiğinde ilk çapa yapılır. Kuraklık, brokolinin olgunlaşmamış çiçek taslakları üzerine olumsuz etki yaparak taçların lifli ve kalitesiz olmasına neden olur. Brokoli yetiştiriciliğinde en sık görülen hastalıklar; kök ur hastalığı, mildiyö, beyaz çürüklük, bakteriyel yaprak lekesi ve siyah damar çürüklüğüdür. Brokolide lahanalarda rastlanan zararlılar görülür. Brokolide hasat, olgunlaşmamış çiçek taslakları üzerinde bulunan çiçek gözleri açılmadan önce yapılmalıdır Hasatta gecikme olursa çiçek taslakları açılır, çiçeklenme başlar ve sebze olarak değerlendirilen kısımlar odunlaşarak lezzeti azalır. Brokoli taçları, dikimden 90-110 gün sonra, yan taçlar ise 120-130 gün sonra hasat edilebilir. Bir brokoli bitkisinde ana sürgünlerin ağırlıkları 100-600 g, yan sürgünlerin ise 10-50 g arasında değişmektedir. Bir brokoli bitkisinden çeşitlere göre yaklaşık 0,5 kg-1,5 kg arasında brokoli hasat edilebilir.

Maydanoz Yetiştiriciliği ( Petroselinum crispum Mill. )

Kök ve yapraklarından yararlanmak amacıyla üretilen maydanoz, Umbelliferae familyasına dâhil olup Latince adı Petroselinum crispum Mill. (syn. P.hortense)’dur. Normal olarak iki yıllık bir kültür bitkisidir. Birinci sene sap ve yaprakları, ikinci sene ise çiçek ve tohumları meydana gelir. Bununla beraber kökleri uzun seneler toprakta yaşayıp geliştikleri için çok senelik bitkiler grubunda yer alabilmektedir.

  • Yaprak maydanozları

1. Düz

2. Kıvırcık

  • Kök maydanozları

Kökleri havuç gibi şişkin, kısa, küt, uzun veya geniş olabilmektedir. Fazla işçilik istediğinden, tarla tarımı şeklinde yetiştiriciliğine ender rastlanır. Ülkemizde ticari olarak Akdeniz, Ege ve büyük çaplı olarak Marmara bölgelerinde üretilirken 2009 yılında 58 145 ton maydanoz üretimi yapılmıştır. İnce ve uzun, kazık kök şeklindedir. Kökler 70-80 cm derine gider. Kök maydanozlarda ise kök havuç şeklindedir. Kökler 120 cm derine inebilmekle beraber, % 50’lik kısmı toprağın 20 cm’lik derinliğinde dağılmaktadır. Düz yapraklı çeşitlerde yapraklar 3-5 parçalı, kenarları dişli ve uçları hafif sivridir. Kıvırcık yapraklıdır. Yaprakları daha etli ve çok daha verimli oldukları gibi aynı zamanda kuvvetli bir büyüme gösterirler. Maydanozlar genelde Nisan’dan Temmuz aylarında çiçek açar Erdişi çiçeklerde 5 adet yeşil renkli çanak, 5 adet açık yeşil bazen sarı yeşil renkli taç yaprak, 5 adet erkek organ ve ortada dişli organ bulunur. Yüksek oranda yabancı döllenme gösterir. Maydanozun çiçek açabilmesi için düşük sıcaklıklara gereksinimi vardır. Soğuk ihtiyacını kış aylarında karşılar. Döllenme sonrası olgunlaşan meyveler iki parçalı olup her birinin içinde bir tohum bulunur. Tohumlar çok küçük (2-3 mm uzunlukta, 1 mm genişlikte ve kalınlıkta), hafif kıvrık oval şekilli, üzeri çizgili, esmer gri renklidir. Bir gramda 700-800 adet tohum bulunur. Uygun koşullarda depolandıklarında çimlenme özelliklerini 2-3 yıl koruyabilirler. Optimum çimlenme sıcaklığı olan 20 °C’de tohumlar 15-20 günde çimlenebilirler. Çimlenme ışığa bağlı değildir. Nem oranı yüksek ve ılıman iklime sahip bölgeleri sever. Soğuktan hoşlanmaz. 10 °C’de bile gelişmesine ve büyümesine devam edebilir. Sıcaklığın 35 °C’nin üstüne çıkması büyümeyi yavaşlatır. Sıcaklığın yükselmesi, hava neminin düşmesi yaprakların küçük kalmasına neden olur. Ancak, bu durumda aroması da artar. Gölge yerleri sever. Organik maddesi bol, su tutan, tınlı, killi topraklarda iyi sonuç verir. Toprakta % 60-70 su bulunmasını ister. pH oranı 5,8-8.0 civarında bulunmalıdır. Tarla ekim tarihinden 1-2 ay önce dekara 3-5 ton çiftlik gübresi ile gübrelenir ve derince sürülür. Arkasından çapalama yaparak veya diskharrow, freze geçirilerek toprak güzelce ufalanır. Tavalar, düz tarla düzeyin- den 10-15 cm aşağıda kalacak şekilde 100 -120 cm genişliğinde ve isteğe bağlı uzunlukta hazırlanır. Tohum ekimi şubat veya mart aylarında başlar. m2’ye 1-1,5 g (dekara 1-1,5 kg) tohum hesaplanır. Sıra arası 20-25cm’dir. Tarla tarımında sıra arası 35-40 cm’ye kadar çıkabilir. Tohum ekim derinliği 1-1,5 cm’dir. Ekimden 30-35 gün sonra toprak yüzüne çıkar. Yapılacak en önemli iş yabani otları ayıklamaktır. Yabancı ot gelişimini engellemek amacıyla çapalanması Büyük işletmelerde kültüvatör veya çapa makinaları kullanılır bitkisi ilk devrede çapaya çok hassastır. Bu nedenle çapa yapma yerine otların elle alınması daha uygun olur. Bitki gelişimi hızlanınca toprak yüzeyini kapatan bitkiler yabancı ot gelişimine olanak tanımazlar. Çimlenmenin meydana geldiği ilk 3 hafta boyunca yağmurlama sulama yapılmalıdır. Bitkiler 2-3 yapraklı olunca salma sulama da yapılabilir. Maydanoz bitkisi aşırı suya hassastır. Suyun toprakta fazla göllenmesi bitkilerde sararmaya, tarlada uzun süre kalması ise bitki kayıplarına neden olur. Tohum çimlenme döneminde toprak kurtları (bozkurtlar) zarar verebilir. Maydanoz üretiminde karşılaşılacak en önemli sorun yabancı otlardır. Yabancı ot savaşımı mekanik olarak yapılabileceği gibi herbisitler (ot öldürücü ilaçlar) ile de yapılabilir. Bitkilerinin toprak yüzeyine çıkmadan önce yapıldığı uygulamalar vermektedir. İlaçlama, maydanoz bitkileri toprak üzerine çıktıktan sonra uygulandığına bitki gelişimi yavaşlatmakta ve yapraklarda zararlanmalar oluşmaktadır. Tohum ekiminden 2-3 ay sonra bitkiler hasat edilecek duruma gelirler ve 15-20 cm kadar boya ulaşırlar. Hasat sabahın erken saatlerinde ve toprağın 1-2cm üzerinden bitkilerin biçilmesi suretiyle yapılır. İlk biçimden 20-25 gün sonra ikinci biçim yapılır. Yılda 6-7 biçim yapılabilir. Ülkemizde maydanoz hasadı elle yapılır. Dış ülkelerde özel elektrikli biçme makinaları bu amaç için kullanılmaktadır. Kök maydanozlarda ise hasat bir defada, Eylül ayından sonra gerçekleştirilir. Hasat havuçta olduğu gibi çatal bel yardımı ile yapılır verim genelde demet olarak belirlenir. Bir yıl boyunca yapılan üretimde m2’den toplam 80-100 demet, dekardan da 70-90 bin demet maydanoz alınabilmektedir. Dekardan 2-4 ton verim en ideal verim ortalamasıdır.

Salata-Marul Yetiştiriciliği ( Lactuca sativa L.)

Salata-marullar, açıkta ve örtüaltı koşullarında bütün bir yıl boyunca yetiştirilen, salata ve yeşillik olarak tüketilen sebzelerdir. Tek yıllık kültür sebzesidirler. Yaprak karakterlerine göre 4 botanik varyete grubu içinde incelenirler.

  • Göbekli (baş) salatalar
  • Kıvırcık yapraklı salatalar
  • Marullar
  • Kuşkonmaz salataları

Ticari boyutlardaki üretimi Ege, Marmara ve Akdeniz Bölgelerinde Haziran-Ağustos arasındaki aylar hariç yılın her mevsiminde yapılabilmektedir. Kış mevsimindeki yüksek fiyatlardan yararlanmak amacıyla sera ve alçak plastik tünellerde de yapılmaya başlanmıştır. Ülkemizde 2009 yılı itibariyle toplam 438.038 ton salata ve marul üretimi yapılmıştır. Anavatanının Avrupa, Asya ve Kuzey Afrika ülkelerini kapsayan geniş bir alan olduğu kabul edilmektedir. Kuvvetli ve oldukça derine giden etli bir kazık kök ile bol miktarda saçak köklere sahiptir. Saçak kökler toprağın 20-30 cm derinliğinde yayılmışlardır. Kazık kök, çiçeklenme devresinde uygun topraklarda 100-150 cm derine inebilmektedir gövde, rozet şeklinde olup hemen toprak seviyesinin üzerinde yer alır. Etli yapıda, içi beyaz renkte ve kalıncadır. Ortalama 80-100 cm boy aldıktan sonra yaprak koltuklarından yan dalları ve çiçekleri oluşturur. Yetiştiricilikte gövdenin gelişmesine izin verilmeden bitki hasat edilir. Yapraklar renk, şekil, irilik, uzunluk, genişlik, düz veya kıvırcık yapı, etlilik gibi karakterler bakımından çeşitler arasında değişik formlar gösterir ve buna göre sınırlandırılabilir. Kültür çeşitleri arasında koyu yeşil, açık yeşil, sarımtrak yeşil, kahverengimsi yeşil, serpme vişne rengi, açık ve koyu kırmızı, lekeli ve dağınık mor renklerde yaprağa sahip tipler vardır. Yapraklar büyüklük bakımından; küçük, orta ve büyük olarak, yaprak şekli bakımından ise yuvarlak, oval-yuvarlak, basık-yuvarlak, basık, uzun ve orta-uzun olarak tanımlanır. Salata yapraklarında damarlar, belirli ve dışarıya çıkmış olduğu gibi belirsiz de olabilir. Lahanalarda olduğu gibi sürgün ucuna doğru internodi uzunluğunun kısalması ve yaprakların açılmasının kısıtlanması ile baş bağlarlar. Baş şekli genelde “göbek” olarak adlandırılırken salatalardaki “baş” olarak ifade edilir. Çiçeklenme gün uzunluğu (fotoperiyodizm) ile yakından ilişkilidir. Vegetatif gelişme döneminde kısıtlanan gövde uzaması gün uzunluğunun artması, sıcaklığın yükselmesi ile ortadan kalkmakta ve bitki çiçeklenmeye yönelmektedir. fotoperiyodizm karşısında gösterdikleri reaksiyon dikkate alınarak iki gruba ayırmak mümkündür. Uzun gün salatalar Kısa gün çiçeklenmeyi geriletirken, uzun gün teşvik eder. Gün uzunluğuna nötr olan salatalar gün uzunluğu etki yapmaz. Yazlık çeşitler kısa günde yetiştirilirse bunlarda gövdelenme meydana gelmez, yalnız baş teşekkülü güçleşir. Çiçeklenmesinde sıcaklığın ve kuraklığın rolü büyüktür. Vegetatif gelişmeyi durdurur, dolayısıyla çiçeklenme eğilimini geliştirir. Birlikte generatif devreye geçen bitkilerde oluşan çiçek sapları 60-120 cm boylanır. Saplar üzerindeki çiçekler demetler halinde dizili bir şekilde bulunur. Her bir demet yaklaşık 15-25 adet çiçek taşır. Genelde sarı ve açık sarı renklidir. Ancak kırmızı yapraklı çeşitlerde, çiçekler kırmızı, sarı-kırmızı veya benekli-kırmızı olabilir. Bir çiçekte bulunan taç yaprak sayısı 10-17 arasında değişmektedir. Her çiçek çift gözlü stigma, tek bir stil ve iki gözlü yumurtalık taşır. Anterler ise birleşmiş bir boru şeklindedir ve stilin etrafını sarmıştır. Bir bitki- deki çiçekler aynı anda açmaz, çiçeklenme aşağıdan başlar ve açılma dıştan içe doğru olur. Çiçekler güneşli havalarda genellikle sabahları saat 6-7 arasında açılır. Yağmurlu havalarda hemen hemen hiç açılmazlar. Döllenme büyük çoğunlukla-kendi kendine olur. Yabancı döllenme %20-25 arasındadır. Çiçeklenmeden 2-5 hafta sonra iklim şartlarına ve çeşit özelliğine bağlı olarak tohumlar olgunlaşır. Genelde yassı ve uzunluğuna oluklu, uç tarafı çıkıntılı, 3-6 mm uzunluğunda 0,8-1 mm genişliğinde ve 0,3-0,6mm kalınlığındadır. Tohum rengi kirli-beyaz, sarı, krem, kahverengi ve siyaha yakın olabilmektedir. Bir gramda 1000-1 200 adet tohum bulunur. Çimlenme gücünü 3-5 sene saklar. Bu süreye ve çimlenme gücüne tohum olgunlaşma derecesi etki yapar. Sıcaklığın 15-20 °C arasında bulunduğu 4-7 günde çimlenir. Sıcaklığın 26 °C üzerine çıkması çimlenmede kısıtlayıcı etki gösterir. Işığın etkisi de bulunmaktadır Ilıman iklim sebzesi olan salatalar, kış sert olmayan bölgelerde bütün bir yıl boyunca yetiştirilebilir. Toprak sıcaklığının 4-25 °C’ler arasında olması gerekir. Kışlık çeşitler 0-5 °C’ler arasındaki sıcaklıklara 5-10 gün, -10 °C sıcaklığa 1-3 gün kadar dayanmaktadır. Bitkinin fazla küçük veya büyük olması dona dayanımı etkiler. Her toprak üzerinde rahatlıkla gelişebilir. Fakat organik maddece zengin humuslu topraklarda büyüme hızlanmaktadır. Fazla ağır ve yüzlek topraklarda gelişme yavaşlar ve başın ağırlığı fazlalaşır. Asitli topraklarda kalite bozulur. pH’nın 6-7 arasında olması gelişmeye olumlu etki yapar. Tarlaya doğrudan tohum ekimi yapılır. Salata ve marul tohumları küçük olduğu için çok iyi toprak hazırlığı gerekir. Mibzerle yapılan tohum ekimlerinde kaplanmış tohum kullanılması hem kullanılan tohum miktarını azaltmakta hem de ekimin daha düzenli yapılmasına imkân vermektedir. Sıra arası mesafesi 30-40 cm civarında tutulur. Sıra üzeri mesafesi ise tohum durumuna göre 4-5 cm veya kaplanmış tohumlarda 15-20 cm olabilir. Ekim derinliği 2 cm civarında olmalıdır. Doğrudan tohum ekiminde dekara 80-100 gr kaplanmamış tohum kullanılır. Ekimden 6-10 gün sonra tohumlar çimlenir Bitkiler 3-4 yapraklı olduğu zaman ilk seyreltme yapılır. Fide halinde yetiştiricilik, üretim maliyetini arttırmakla birlikte ürünün daha erken yetiştirilmesini, tarlada ve serada bitkilerin daha az süre kalarak daha kaliteli ürün elde edilme- sini sağlar. Tohumlar yastıklara serpme olarak veya 8-10 cm sıra arası mesafelerde ekilir. m2 ’ye 2-3 gr tohum kullanılır. Tohumların üzeri 1 cm kalınlığında harç ile kapatılır. Baskı tahtası ile bastırılır ve bolca sulanır. Optimum koşullarda tohumlar 8-10 gün sonra çimlenerek toprak yüzeyine çıkar. Tohum ekiminden 30-35 gün sonra dikim büyüklüğüne gelen fideler sökülerek yerlerine dikilir. Sıcak dönemlerde dikimi yapılan topraksız fidelerin tu tüplü salata- marul fidesi kullanımı artmıştır. Son yıllarda Tüplü fide yetiştiriciliğinde değişik boyutlarda viyoller kullanılır. Viyoller torf ile doldurulur ve her bir göze 1-2 adet tohum ekilir. Üzerleri harç ile kapatılır, sulanır ve çimlenmeye bırakılır. Bu üretim şekli sera ve kontrollü koşullarda gerçekleştirildiği için fideler daha kısa sürede dikim büyüklüğüne gelir. Fideleri 30-40 cm genişliğinde ve 30-40 cm aralıklarla açılmış masuraların boyun noktasına tek veya çift sıralı dikilir, yada düz tarlada 100-120 cm genişliğinde hazırlanmış, yerden 5-10 cm yük- seklindeki tahtalara 30-40 cm aralıklarla 3-4 sıralı olarak dikilir. Her iki yöntemde de sıra üzeri mesafe 15-25 cm olmalıdır. 2-4 ay gibi kısa bir sürede hasat edilecek duruma gelen bitkilerde yabancı ot temizliği, çapalama, sulama ve gübreleme gibi kültürel işlerin uygulanır. Yabancı ot kontrolü ve topraktaki kaymak tabakasını kırmak amacıyla bitkilerin 4-5 yapraklı olduğu dönemde ilk çapalama hafif şekilde, 8-10 yapraklı olunca ikinci bir çapalama daha derin olarak yapılır. İhtiyaç duyulduğu durumlarda masuralar salma sulama, tahta ve düz arazideki bitkiler ise damla veya yağmurlama sulama yöntemleri ile sulanır. Bitkilerin susuz kalması acılaşmaya neden olur. Hastalıkların başında mildiyö, beyaz küf, bakteriyel çürüklük ve değişik virüs etmenlerinin neden olduğu hastalıklar gelir. İçin ilaçlı mücadele önerilirken, virüs hastalıklarına karşı özellikle temiz tohum kullanılması tavsiye edilir. Salyangozlar, tel kurtları, toprak nematodları, beyazsinekler ve yaprak bitleri önemlidir. Bunlara karşı yerinde ve zamanında mücadele yapılmalıdır. Sıcak dönemlerdeki yetiştiricilikte olgunlaşma süresi kısalırken, Sonbahar-kış döneminde bu süre biraz daha uzar. Baş salatalarda baş oluşumunun tamamlanmış olması, başın sıkı, kendine özgü renkte, düzgün şekilli ve toplu bir görünüme sahip olması gerekir. Kıvırcık salatalarda olgunluk ve hasat için gerekli süre 40-50 gün, baş salata ve marullarda 55-70 arasında değişir. Sıcaklık ve yetiştirme dönemine bağlı olarak hasat süresi 140 güne kadar çıkabilir.

Lahana Yetiştiriciliği (Brassica oleraceae L.)

Rus araştırıcı Zhukovsky lahananın anavatanının Van yöresi olduğunu ve dünyanın en büyük baş lahanalarının bu bölgede yetiştirildiğini bildirmiştir. Diğer araştırıcılar ise lahananın anavatanının Akdeniz Bölgesi olduğunu belirtmişlerdir. Yabani formlu lahana, Brassica oleraceae var silvestris’ tir. Diğer lahana grubu sebzeler, bu yabani türün değişime uğraması sonucunda meydana gelmişlerdir. Lahanalar iki bin yıl önce kültüre alınmıştır. 2009 yılı FAO kayıtlarına göre lahana grubu sebze türlerinin dünya üretimi 71.342.347 tondur. Çin ve Hindistan, dünyada en önemli lahana üreticisi ülkelerdir. Ülkemiz ise 706.855 ton lahana üretimiyle dünyada 11. sırada yer almaktadır. Lahana kökü, kalın, etli ve oldukça derine giden ana kazık kök ile bol miktarda saçak kökten oluşmaktadır. Kazık kökler, 30-35 cm derinliğinde gelişirler. Gövde ise kalın ve kuvvetli bir yapıya sahiptir. Gövde kalınlığı, 5-10 cm, gövde uzunluğu ise yaklaşık 30- 40 cm arasındadır. Gövde dallanmaz, dikine büyür ve içi özle dolu olduğu için de baş taşıyacak güçtedir. Gövdedeki boğum aralarının kısalması ve yaprakların birbirlerinin üzerlerini örtmesi sonucunda baş oluşumu meydana gelir. Yaprak şekli, lahanalarda baş şeklini belirleyen önemli bir faktördür. Dış yaprak şekli; geniş eliptik, geniş oval, dairesel ve geniş eliptik olarak sınıflandırılabilir. Lahanalarda baş şekilleri; dar eliptik, eliptik, yuvarlak, geniş eliptik, geniş ters yumurta, geniş yumurta ve köşeli yumurta şekilli olabilmektedir. Lahanalar tohum üretimi yönünden iki yıllık sebzelerdir. İlk yıl baş oluşumu, ikinci yıl ise çiçeklenme meydana gelir. Lahana çiçekleri parlak sarı renklidir. Çiçeklenme süresi; çeşitlere ve iklim koşullarına göre 20-60 gün arasında değişir. Çiçeklerde 4 tane çanak yaprak, 4 tane taç yaprak, 6 tane erkek organ ve 1 tane dişi organ bulunmaktadır. Lahanalarda sitoplazmik erkek kısırlığına (Çiçekli bitkilerde erkek çiçeklerin çeşitli sebeplerden dolayı aktif olamamasıdır) rastlanmaktadır. Erkek kısır çiçeklerde taç yapraklar iyi gelişmemiştir ve bal özü keseleri yoktur. Lahana çiçekleri; erselik çiçek (Aynı çiçekte erkek ve dişi organın bulunmasıdır) yapısındadır. Lahanalarda çoğunlukla protogeni (Dişi organın, erkek organlardan önce olgunlaşmasıdır) görülür. Tozlanmada arı ve böcekler etkilidir. Yüksek oranda yabancı döllenme meydana gelmektedir. Tohumlar yuvarlak veya hafif yumurta şeklindedir. Tohum rengi; kahverengi, kırmızı ve bunların tonlarıdır. 1g lahana tohumunda yaklaşık 180-365 adet tohum bulunur. Lahanalarda çimlenme sıcaklığı 13-33 °C, optimum çimlenme sıcaklığı da 20-25 °C’dir. Optimum çimlenme sıcaklıkları, kırmızı baş lahanada 18,1 °C, beyaz baş lahanada 21,9 °C ve yaprak lahanada da 22,7 °C’dir. Baş lahana yetiştiriciliğinde serin iklim koşulları tercih edilmektedir. Lahanaların baş oluşturabilmesi için en uygun sıcaklıklar 15-20 °C’dir. Baş bağlamak üzere olan genç bitkiler, olgun dönemdeki bitkilere göre düşük sıcaklıklara daha dayanıklıdır. Yaz döneminde yüksek sıcaklıklar yaprakların kalitesini düşürür. Rüzgâr hızının fazla olması, yapraklardan su kaybına ve bitkilerin devrilip toprakla temas etmesine neden olur. Lahana yetiştiriciliğinde yüksek verimli ve kaliteli ürün elde edebilmek için toprağın derin, organik maddece zengin, pH’sının 6.0-6.5 arasında, nemli ve tınlı topraklar olması tercih edilmelidir. Lahana bitkileri üst üste aynı toprakta yetiştirilmemelidir. Mutlaka başka bir familyaya ait sebze türleri ile münavebe yapılmalıdır. Ülkemizde lahana tohum ekim zamanı; Mayıs-Ağustos ayları arasındaki dönemde yapılmaktadır. Fide yetiştirmek için viyoller, plastik karton kaplar, kasalar veya yastıklar kullanılabilir. Ilık yastık veya soğuk yastıklarda tohum ekimi serpme veya sıravari yapılır. En uygun ekim, 10-15 cm sıra arası verilerek yapılan sıravari ekimdir Lahana fideleri, 4-5 yapraklı olduğunda dikilir. Dikim zamanının gecikmesi; baş oluşum hızını yavaşlatır ve erken çiçeklenmeye neden olabilir. Dikim aralıkları, beyaz baş lahanalarda sıra arası 50-100 cm, sıra üzeri ise 40-80 cm arasında değişir. Kırmızı baş lahanalarda mesafe 40×50 cm’dir Dikimden sonra bitkiler kök bölgesi ıslanıncaya kadar can suyu verilmelidir Bitkiler 5-10 yapraklı döneme geldiğinde ilk çapa işlemi yapılır. Bitkinin izdüşüm çapı 30 cm’ye ulaştığında ise ikinci çapa işlemi yapılır. Lahana bitkisi sudan hoşlanır. Sulama, bitkinin ilk gelişme dönemleri için çok önemlidir Hasat dönemine doğru havanın serinlemesi ve yağışlar nedeniyle sulama gerekmeyebilir Lahana yetiştiriciliğinde sıkça görülen hastalıklar; kök ur hastalığı, kök çürüklüğü, mildiyö, beyaz çürüklük, bakteriyel yaprak lekesi ve siyah damar çürüklüğüdür. Lahanagillerde en sık rastlanan zararlılar; lahana kelebeği, lahana sineği, yaprak bitleri, kök ur nematodları, lahana gal böceği, lahana göbek kurdu ve lahana güvesidir. Baş lahanada hasat, çeşidin erkencilik ve geçcilik özelliğine, başların istenilen büyüklüğe gelmesine ve yetiştirme bakım koşullarına bağlı olarak değişiklik gösterir. Erkenci çeşitlerde hasat, dikimden itibaren 60-80 gün, orta mevsim çeşitlerde 80- 110 gün ve geçci çeşitlerde ise 110-150 gün sonra yapılabilir. Lahanalarda en önemli hasat göstergeleri; baş iriliği ve başın sıkılığıdır. Başlar, çeşide özgü iriliğini aldığında toprak yüzeyinden bir bıçak yardımıyla kesilir. Başın üzerine parmaklarla basıldığı zaman, başın aşağı doğru çökmemesi ve gıcırtılı bir ses çıkarması hasada geldiğini gösterir. Lahanalar baş ağırlıklarına göre 0,5-1,5 kg arasında olanlar küçük boy, 1,5-3 kg arasında olanlar orta boy, 3 kg’dan daha ağır olanlar büyük boy olarak sınıflandırılır. Çeşidin erkencilik durumu, baş iriliği, dikim sıklığı, sulama ve gübreleme gibi kültürel uygulamalar verim üzerine etki eder.

Karnabahar Yetiştiriciliği ( Brassica oleracea L . var. botrytis)

Karnabaharın anavatanı, Girit adası, Kıbrıs ve doğu Akdeniz bölgesidir. Türkiye 157,51 ton karnabahar üretimiyle dünyada 9. sırada yer almaktadır. Lahana bitkisinde köklenme çabuk oluşur. Kazık köklüdür ve diğer özellikleri lahanalara benzer. Gövde kalınlığı 4-8 cm, gövde uzunluğu 40-60 cm arasında değişir. Yapraklar taç kısmının üzerini örterek tacı güneş ışınlarından ve sıcaktan korur. Taç, normal iriliğini aldığında bir bitki üzerinde 30-60 arasında yaprak bulunur. Taç yapısı, sürgün, dal ve braktelerden oluşur. Taç rengi; beyaz, krem, sarı, yeşilimsi ve mor renklerde olabilmektedir. . Taç ağırlıkları çeşidin özelliğine göre 0,25 kg-5kg arasında değişir. Diğer lahanagillerde çiçekler, ana çiçek sapında dizili oldukları halde karnabaharlarda ana çiçek sapı dallanmış bir durumdadır. Karnabahar biyolojik bakımından erseliktir. Erkek kısır bitkilere de rastlanmaktadır. Yüksek oranda yabancı döllenme görülür. Tohumlar oval ve yuvarlak şekillidir. 1 g da 300-400 adet arasında tohum bulunur. Optimum çimlenme sıcaklığı 20-25 °C arasında değişir. 3-4 gün içerisinde çimlenerek toprak yüzeyine çıkarlar. Karnabaharlar, soğuklara dayanıklı değildir. Bitki gelişiminin ilk başlangıç döneminde sıcak, taçların gelişmeye başladığı dönemde ise daha düşük sıcaklıklarda en iyi gelişmeyi gösterirler. Taç oluşum dönemi için en uygun sıcaklıklar 15-20 °C’dir. Özellikle taç oluşturma döneminde fazla yağış ve rüzgârdan hoşlanmazlar. Toprak yorgunluğu nedeniyle aynı toprakta üst üste karnabahar ve diğer lahanagillerin yetiştiriciliği yapılmamalıdır. Tohum ekimi ve fidelerin yetiştirilmesi lahana bitkisinde olduğu gibidir. Ege ve Akdeniz Bölgelerinde haziran ayı ortasından başlayarak temmuz ayının başına kadar geçen dönemde tohumlar ekilmektedir. Karadeniz Bölgesinde ise temmuz ortasından başlayarak eylül ayına kadar geçen dönemde tohum ekimi yapılmaktadır. Fideler yaklaşık 5-7 hafta sonra dikim için hazır hale gelir. Tek sıralı yetiştiricilikte 40×40, 50×50, 50×60, 60×60, 70x70cm; çift sıralı yetiştiricilikte 40x40x60, 50x50x70 cm aralıklarla dikim yapılır. Dikimden 2-3 hafta sonra birinci, bundan yaklaşık 15-20 gün sonra ikinci çapa yapılmalıdır. Su noksanlığı, bitkilerde deforme olmuş taçlar veya küçük taç oluşumlarına neden olur. En sık görülen fungal ve bakteriyel hastalıklar; fusarium solgunluğu, mildiyö, lahana kök ur hastalığı, siyah damar çürüklüğü ve karnabahar bakteriyel yaprak lekesidir. Lahana kelebeği, yaprak bitleri ve emgi yapan kokulu böcekler en önemli karnabahar zararlılarıdır. Taç iriliği, taç rengi ve tacın sıkılık durumuna bakılarak belirlenebilir. Tacı korumak amacıyla, hasat sırasında tacın etrafında 4-5 yaprak bırakılmalıdır. Erkenci karnabahar çeşitleri dikimden 70-90 gün, orta mevsim karnabahar çeşitleri 100-120 gün ve geçci karnabahar çeşitleri ise 120-170 gün sonra hasat edilebilir. Pazarlanabilir durumdaki taçların sayısına ve taç büyüklüğüne bağlı olarak değişir. Taçların ortalama ağırlığı yaklaşık 600-700 g’dır. Bir dekar karnabahardan dikim sıklığına bağlı olarak 2000-2500 adet taç hasat edilebilir.

Brokoli Yetiştiriciliği( Brassica oleracea L. var. italica )

Brokolinin anavatanı Akdeniz Bölgesi olarak kabul edilmektedir. Türkiye brokoli üretimi, 20.541 tona ulaşmıştır. Kök yapısı, karnabahara benzemektedir. Kazık kök yaklaşık 25-30 cm derinliğe ulaşır. Toprak yüzeyine yakın bölgede bol miktarda saçak kök oluşur. Gövde 100-120 cm kadar uzayabilir. Gövde ucunda gelişmiş, çoğunlukla koyu yeşil, bazen mavimsi parlak çiçek tomurcuğu bulunur. Yaprakları, saplı ve oval şekillidir, rengi yeşil ve mavi-yeşil tonlarındadır. Ana taçların çapı 5-25 cm, taç ağırlıkları ise 100-750 g arasında değişir. Yan taçların çapı 5-10 cm’dir. Taç ağırlığı ise 10-100 g arasındadır. Taç rengi; yeşil, erguvani ve beyaz renkli olabilir. Erselik yapılıdır. Yabancı döllenme görülür. Koyu kahverengindedir. Optimum koşullarda 3-4 günde toprak yüzeyine çıkarlar. En uygun sıcaklıklar 15-20 °C arasındadır. Taç ve sürgünlerinin istenilen düzeyde soğuklara maruz bırakılması tatlarının daha iyi olmasına neden olur. Yüksek sıcaklıklarda gevşek yapılı ve düşük kaliteli taçlar meydana gelir. Orta verimli, yüksek su tutma kapasitesine sahip, iyi drene edilmiş, pH değerleri 6.0-7.0 arasında, hafif bünyeli kumlu tınlı toprakları sever. Brokoli, nemli topraklardan hoşlanır. Tohum ekimi, fide dikimi, kültürel işlemler ve hasada kadar yapılan uygulamalar lahana ve karnabahar yetiştiriciliğinde olduğu gibi yapılmaktadır. en yüksek verim, 45×30 cm dikim sıklığından elde edilmiştir. Geçci çeşitlerde sıra arası 75-80 cm olabilir. Bitkiler, 5-10 yapraklı döneme geldiğinde ilk çapa yapılır. Kuraklık, brokolinin olgunlaşmamış çiçek taslakları üzerine olumsuz etki yaparak taçların lifli ve kalitesiz olmasına neden olur. Brokoli yetiştiriciliğinde en sık görülen hastalıklar; kök ur hastalığı, mildiyö, beyaz çürüklük, bakteriyel yaprak lekesi ve siyah damar çürüklüğüdür. Brokolide lahanalarda rastlanan zararlılar görülür. Brokolide hasat, olgunlaşmamış çiçek taslakları üzerinde bulunan çiçek gözleri açılmadan önce yapılmalıdır Hasatta gecikme olursa çiçek taslakları açılır, çiçeklenme başlar ve sebze olarak değerlendirilen kısımlar odunlaşarak lezzeti azalır. Brokoli taçları, dikimden 90-110 gün sonra, yan taçlar ise 120-130 gün sonra hasat edilebilir. Bir brokoli bitkisinde ana sürgünlerin ağırlıkları 100-600 g, yan sürgünlerin ise 10-50 g arasında değişmektedir. Bir brokoli bitkisinden çeşitlere göre yaklaşık 0,5 kg-1,5 kg arasında brokoli hasat edilebilir.

Maydanoz Yetiştiriciliği ( Petroselinum crispum Mill. )

Kök ve yapraklarından yararlanmak amacıyla üretilen maydanoz, Umbelliferae familyasına dâhil olup Latince adı Petroselinum crispum Mill. (syn. P.hortense)’dur. Normal olarak iki yıllık bir kültür bitkisidir. Birinci sene sap ve yaprakları, ikinci sene ise çiçek ve tohumları meydana gelir. Bununla beraber kökleri uzun seneler toprakta yaşayıp geliştikleri için çok senelik bitkiler grubunda yer alabilmektedir.

  • Yaprak maydanozları

1. Düz

2. Kıvırcık

  • Kök maydanozları

Kökleri havuç gibi şişkin, kısa, küt, uzun veya geniş olabilmektedir. Fazla işçilik istediğinden, tarla tarımı şeklinde yetiştiriciliğine ender rastlanır. Ülkemizde ticari olarak Akdeniz, Ege ve büyük çaplı olarak Marmara bölgelerinde üretilirken 2009 yılında 58 145 ton maydanoz üretimi yapılmıştır. İnce ve uzun, kazık kök şeklindedir. Kökler 70-80 cm derine gider. Kök maydanozlarda ise kök havuç şeklindedir. Kökler 120 cm derine inebilmekle beraber, % 50’lik kısmı toprağın 20 cm’lik derinliğinde dağılmaktadır. Düz yapraklı çeşitlerde yapraklar 3-5 parçalı, kenarları dişli ve uçları hafif sivridir. Kıvırcık yapraklıdır. Yaprakları daha etli ve çok daha verimli oldukları gibi aynı zamanda kuvvetli bir büyüme gösterirler. Maydanozlar genelde Nisan’dan Temmuz aylarında çiçek açar Erdişi çiçeklerde 5 adet yeşil renkli çanak, 5 adet açık yeşil bazen sarı yeşil renkli taç yaprak, 5 adet erkek organ ve ortada dişli organ bulunur. Yüksek oranda yabancı döllenme gösterir. Maydanozun çiçek açabilmesi için düşük sıcaklıklara gereksinimi vardır. Soğuk ihtiyacını kış aylarında karşılar. Döllenme sonrası olgunlaşan meyveler iki parçalı olup her birinin içinde bir tohum bulunur. Tohumlar çok küçük (2-3 mm uzunlukta, 1 mm genişlikte ve kalınlıkta), hafif kıvrık oval şekilli, üzeri çizgili, esmer gri renklidir. Bir gramda 700-800 adet tohum bulunur. Uygun koşullarda depolandıklarında çimlenme özelliklerini 2-3 yıl koruyabilirler. Optimum çimlenme sıcaklığı olan 20 °C’de tohumlar 15-20 günde çimlenebilirler. Çimlenme ışığa bağlı değildir. Nem oranı yüksek ve ılıman iklime sahip bölgeleri sever. Soğuktan hoşlanmaz. 10 °C’de bile gelişmesine ve büyümesine devam edebilir. Sıcaklığın 35 °C’nin üstüne çıkması büyümeyi yavaşlatır. Sıcaklığın yükselmesi, hava neminin düşmesi yaprakların küçük kalmasına neden olur. Ancak, bu durumda aroması da artar. Gölge yerleri sever. Organik maddesi bol, su tutan, tınlı, killi topraklarda iyi sonuç verir. Toprakta % 60-70 su bulunmasını ister. pH oranı 5,8-8.0 civarında bulunmalıdır. Tarla ekim tarihinden 1-2 ay önce dekara 3-5 ton çiftlik gübresi ile gübrelenir ve derince sürülür. Arkasından çapalama yaparak veya diskharrow, freze geçirilerek toprak güzelce ufalanır. Tavalar, düz tarla düzeyin- den 10-15 cm aşağıda kalacak şekilde 100 -120 cm genişliğinde ve isteğe bağlı uzunlukta hazırlanır. Tohum ekimi şubat veya mart aylarında başlar. m2’ye 1-1,5 g (dekara 1-1,5 kg) tohum hesaplanır. Sıra arası 20-25cm’dir. Tarla tarımında sıra arası 35-40 cm’ye kadar çıkabilir. Tohum ekim derinliği 1-1,5 cm’dir. Ekimden 30-35 gün sonra toprak yüzüne çıkar. Yapılacak en önemli iş yabani otları ayıklamaktır. Yabancı ot gelişimini engellemek amacıyla çapalanması Büyük işletmelerde kültüvatör veya çapa makinaları kullanılır bitkisi ilk devrede çapaya çok hassastır. Bu nedenle çapa yapma yerine otların elle alınması daha uygun olur. Bitki gelişimi hızlanınca toprak yüzeyini kapatan bitkiler yabancı ot gelişimine olanak tanımazlar. Çimlenmenin meydana geldiği ilk 3 hafta boyunca yağmurlama sulama yapılmalıdır. Bitkiler 2-3 yapraklı olunca salma sulama da yapılabilir. Maydanoz bitkisi aşırı suya hassastır. Suyun toprakta fazla göllenmesi bitkilerde sararmaya, tarlada uzun süre kalması ise bitki kayıplarına neden olur. Tohum çimlenme döneminde toprak kurtları (bozkurtlar) zarar verebilir. Maydanoz üretiminde karşılaşılacak en önemli sorun yabancı otlardır. Yabancı ot savaşımı mekanik olarak yapılabileceği gibi herbisitler (ot öldürücü ilaçlar) ile de yapılabilir. Bitkilerinin toprak yüzeyine çıkmadan önce yapıldığı uygulamalar vermektedir. İlaçlama, maydanoz bitkileri toprak üzerine çıktıktan sonra uygulandığına bitki gelişimi yavaşlatmakta ve yapraklarda zararlanmalar oluşmaktadır. Tohum ekiminden 2-3 ay sonra bitkiler hasat edilecek duruma gelirler ve 15-20 cm kadar boya ulaşırlar. Hasat sabahın erken saatlerinde ve toprağın 1-2cm üzerinden bitkilerin biçilmesi suretiyle yapılır. İlk biçimden 20-25 gün sonra ikinci biçim yapılır. Yılda 6-7 biçim yapılabilir. Ülkemizde maydanoz hasadı elle yapılır. Dış ülkelerde özel elektrikli biçme makinaları bu amaç için kullanılmaktadır. Kök maydanozlarda ise hasat bir defada, Eylül ayından sonra gerçekleştirilir. Hasat havuçta olduğu gibi çatal bel yardımı ile yapılır verim genelde demet olarak belirlenir. Bir yıl boyunca yapılan üretimde m2’den toplam 80-100 demet, dekardan da 70-90 bin demet maydanoz alınabilmektedir. Dekardan 2-4 ton verim en ideal verim ortalamasıdır.

Salata-Marul Yetiştiriciliği ( Lactuca sativa L.)

Salata-marullar, açıkta ve örtüaltı koşullarında bütün bir yıl boyunca yetiştirilen, salata ve yeşillik olarak tüketilen sebzelerdir. Tek yıllık kültür sebzesidirler. Yaprak karakterlerine göre 4 botanik varyete grubu içinde incelenirler.

  • Göbekli (baş) salatalar
  • Kıvırcık yapraklı salatalar
  • Marullar
  • Kuşkonmaz salataları

Ticari boyutlardaki üretimi Ege, Marmara ve Akdeniz Bölgelerinde Haziran-Ağustos arasındaki aylar hariç yılın her mevsiminde yapılabilmektedir. Kış mevsimindeki yüksek fiyatlardan yararlanmak amacıyla sera ve alçak plastik tünellerde de yapılmaya başlanmıştır. Ülkemizde 2009 yılı itibariyle toplam 438.038 ton salata ve marul üretimi yapılmıştır. Anavatanının Avrupa, Asya ve Kuzey Afrika ülkelerini kapsayan geniş bir alan olduğu kabul edilmektedir. Kuvvetli ve oldukça derine giden etli bir kazık kök ile bol miktarda saçak köklere sahiptir. Saçak kökler toprağın 20-30 cm derinliğinde yayılmışlardır. Kazık kök, çiçeklenme devresinde uygun topraklarda 100-150 cm derine inebilmektedir gövde, rozet şeklinde olup hemen toprak seviyesinin üzerinde yer alır. Etli yapıda, içi beyaz renkte ve kalıncadır. Ortalama 80-100 cm boy aldıktan sonra yaprak koltuklarından yan dalları ve çiçekleri oluşturur. Yetiştiricilikte gövdenin gelişmesine izin verilmeden bitki hasat edilir. Yapraklar renk, şekil, irilik, uzunluk, genişlik, düz veya kıvırcık yapı, etlilik gibi karakterler bakımından çeşitler arasında değişik formlar gösterir ve buna göre sınırlandırılabilir. Kültür çeşitleri arasında koyu yeşil, açık yeşil, sarımtrak yeşil, kahverengimsi yeşil, serpme vişne rengi, açık ve koyu kırmızı, lekeli ve dağınık mor renklerde yaprağa sahip tipler vardır. Yapraklar büyüklük bakımından; küçük, orta ve büyük olarak, yaprak şekli bakımından ise yuvarlak, oval-yuvarlak, basık-yuvarlak, basık, uzun ve orta-uzun olarak tanımlanır. Salata yapraklarında damarlar, belirli ve dışarıya çıkmış olduğu gibi belirsiz de olabilir. Lahanalarda olduğu gibi sürgün ucuna doğru internodi uzunluğunun kısalması ve yaprakların açılmasının kısıtlanması ile baş bağlarlar. Baş şekli genelde “göbek” olarak adlandırılırken salatalardaki “baş” olarak ifade edilir. Çiçeklenme gün uzunluğu (fotoperiyodizm) ile yakından ilişkilidir. Vegetatif gelişme döneminde kısıtlanan gövde uzaması gün uzunluğunun artması, sıcaklığın yükselmesi ile ortadan kalkmakta ve bitki çiçeklenmeye yönelmektedir. fotoperiyodizm karşısında gösterdikleri reaksiyon dikkate alınarak iki gruba ayırmak mümkündür. Uzun gün salatalar Kısa gün çiçeklenmeyi geriletirken, uzun gün teşvik eder. Gün uzunluğuna nötr olan salatalar gün uzunluğu etki yapmaz. Yazlık çeşitler kısa günde yetiştirilirse bunlarda gövdelenme meydana gelmez, yalnız baş teşekkülü güçleşir. Çiçeklenmesinde sıcaklığın ve kuraklığın rolü büyüktür. Vegetatif gelişmeyi durdurur, dolayısıyla çiçeklenme eğilimini geliştirir. Birlikte generatif devreye geçen bitkilerde oluşan çiçek sapları 60-120 cm boylanır. Saplar üzerindeki çiçekler demetler halinde dizili bir şekilde bulunur. Her bir demet yaklaşık 15-25 adet çiçek taşır. Genelde sarı ve açık sarı renklidir. Ancak kırmızı yapraklı çeşitlerde, çiçekler kırmızı, sarı-kırmızı veya benekli-kırmızı olabilir. Bir çiçekte bulunan taç yaprak sayısı 10-17 arasında değişmektedir. Her çiçek çift gözlü stigma, tek bir stil ve iki gözlü yumurtalık taşır. Anterler ise birleşmiş bir boru şeklindedir ve stilin etrafını sarmıştır. Bir bitki- deki çiçekler aynı anda açmaz, çiçeklenme aşağıdan başlar ve açılma dıştan içe doğru olur. Çiçekler güneşli havalarda genellikle sabahları saat 6-7 arasında açılır. Yağmurlu havalarda hemen hemen hiç açılmazlar. Döllenme büyük çoğunlukla-kendi kendine olur. Yabancı döllenme %20-25 arasındadır. Çiçeklenmeden 2-5 hafta sonra iklim şartlarına ve çeşit özelliğine bağlı olarak tohumlar olgunlaşır. Genelde yassı ve uzunluğuna oluklu, uç tarafı çıkıntılı, 3-6 mm uzunluğunda 0,8-1 mm genişliğinde ve 0,3-0,6mm kalınlığındadır. Tohum rengi kirli-beyaz, sarı, krem, kahverengi ve siyaha yakın olabilmektedir. Bir gramda 1000-1 200 adet tohum bulunur. Çimlenme gücünü 3-5 sene saklar. Bu süreye ve çimlenme gücüne tohum olgunlaşma derecesi etki yapar. Sıcaklığın 15-20 °C arasında bulunduğu 4-7 günde çimlenir. Sıcaklığın 26 °C üzerine çıkması çimlenmede kısıtlayıcı etki gösterir. Işığın etkisi de bulunmaktadır Ilıman iklim sebzesi olan salatalar, kış sert olmayan bölgelerde bütün bir yıl boyunca yetiştirilebilir. Toprak sıcaklığının 4-25 °C’ler arasında olması gerekir. Kışlık çeşitler 0-5 °C’ler arasındaki sıcaklıklara 5-10 gün, -10 °C sıcaklığa 1-3 gün kadar dayanmaktadır. Bitkinin fazla küçük veya büyük olması dona dayanımı etkiler. Her toprak üzerinde rahatlıkla gelişebilir. Fakat organik maddece zengin humuslu topraklarda büyüme hızlanmaktadır. Fazla ağır ve yüzlek topraklarda gelişme yavaşlar ve başın ağırlığı fazlalaşır. Asitli topraklarda kalite bozulur. pH’nın 6-7 arasında olması gelişmeye olumlu etki yapar. Tarlaya doğrudan tohum ekimi yapılır. Salata ve marul tohumları küçük olduğu için çok iyi toprak hazırlığı gerekir. Mibzerle yapılan tohum ekimlerinde kaplanmış tohum kullanılması hem kullanılan tohum miktarını azaltmakta hem de ekimin daha düzenli yapılmasına imkân vermektedir. Sıra arası mesafesi 30-40 cm civarında tutulur. Sıra üzeri mesafesi ise tohum durumuna göre 4-5 cm veya kaplanmış tohumlarda 15-20 cm olabilir. Ekim derinliği 2 cm civarında olmalıdır. Doğrudan tohum ekiminde dekara 80-100 gr kaplanmamış tohum kullanılır. Ekimden 6-10 gün sonra tohumlar çimlenir Bitkiler 3-4 yapraklı olduğu zaman ilk seyreltme yapılır. Fide halinde yetiştiricilik, üretim maliyetini arttırmakla birlikte ürünün daha erken yetiştirilmesini, tarlada ve serada bitkilerin daha az süre kalarak daha kaliteli ürün elde edilme- sini sağlar. Tohumlar yastıklara serpme olarak veya 8-10 cm sıra arası mesafelerde ekilir. m2 ’ye 2-3 gr tohum kullanılır. Tohumların üzeri 1 cm kalınlığında harç ile kapatılır. Baskı tahtası ile bastırılır ve bolca sulanır. Optimum koşullarda tohumlar 8-10 gün sonra çimlenerek toprak yüzeyine çıkar. Tohum ekiminden 30-35 gün sonra dikim büyüklüğüne gelen fideler sökülerek yerlerine dikilir. Sıcak dönemlerde dikimi yapılan topraksız fidelerin tu tüplü salata- marul fidesi kullanımı artmıştır. Son yıllarda Tüplü fide yetiştiriciliğinde değişik boyutlarda viyoller kullanılır. Viyoller torf ile doldurulur ve her bir göze 1-2 adet tohum ekilir. Üzerleri harç ile kapatılır, sulanır ve çimlenmeye bırakılır. Bu üretim şekli sera ve kontrollü koşullarda gerçekleştirildiği için fideler daha kısa sürede dikim büyüklüğüne gelir. Fideleri 30-40 cm genişliğinde ve 30-40 cm aralıklarla açılmış masuraların boyun noktasına tek veya çift sıralı dikilir, yada düz tarlada 100-120 cm genişliğinde hazırlanmış, yerden 5-10 cm yük- seklindeki tahtalara 30-40 cm aralıklarla 3-4 sıralı olarak dikilir. Her iki yöntemde de sıra üzeri mesafe 15-25 cm olmalıdır. 2-4 ay gibi kısa bir sürede hasat edilecek duruma gelen bitkilerde yabancı ot temizliği, çapalama, sulama ve gübreleme gibi kültürel işlerin uygulanır. Yabancı ot kontrolü ve topraktaki kaymak tabakasını kırmak amacıyla bitkilerin 4-5 yapraklı olduğu dönemde ilk çapalama hafif şekilde, 8-10 yapraklı olunca ikinci bir çapalama daha derin olarak yapılır. İhtiyaç duyulduğu durumlarda masuralar salma sulama, tahta ve düz arazideki bitkiler ise damla veya yağmurlama sulama yöntemleri ile sulanır. Bitkilerin susuz kalması acılaşmaya neden olur. Hastalıkların başında mildiyö, beyaz küf, bakteriyel çürüklük ve değişik virüs etmenlerinin neden olduğu hastalıklar gelir. İçin ilaçlı mücadele önerilirken, virüs hastalıklarına karşı özellikle temiz tohum kullanılması tavsiye edilir. Salyangozlar, tel kurtları, toprak nematodları, beyazsinekler ve yaprak bitleri önemlidir. Bunlara karşı yerinde ve zamanında mücadele yapılmalıdır. Sıcak dönemlerdeki yetiştiricilikte olgunlaşma süresi kısalırken, Sonbahar-kış döneminde bu süre biraz daha uzar. Baş salatalarda baş oluşumunun tamamlanmış olması, başın sıkı, kendine özgü renkte, düzgün şekilli ve toplu bir görünüme sahip olması gerekir. Kıvırcık salatalarda olgunluk ve hasat için gerekli süre 40-50 gün, baş salata ve marullarda 55-70 arasında değişir. Sıcaklık ve yetiştirme dönemine bağlı olarak hasat süresi 140 güne kadar çıkabilir.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.